Borderline kişilik bozukluğu

Sosyal fobi ve psikoloji üzerine makaleler..(Lütfen yazının kaynağını belirtiniz)
Cevapla
Psycho

Borderline kişilik bozukluğu

Mesaj gönderen Psycho »

Borderline Sınırda Kişilik Bozukluğu
Resim

Aşağıdakilerden en az besinin varlığı ile birlikte ,genç erişkinlik döneminde başlayan , kişilerle olan ilişkilerde, kendilik algısında ve duygulanımda tutarsızlıklar ve ani dürtüsel davranışlarla karakterize bir durumdur.
  1. Gerçek ya da varsayılabilecek , olası bir terk edilmeyi önlemek için çılgınca çaba harcamak.
  2. Karsısındakileri aşırı büyütüp, göklere çıkarma ve aşırı değersizleştirip, gözden düşürerek, yerin dibine sokma gibi başkalarına aşırı değer.değersizlik verme ile giden tutarsız ilişkiler
  3. Kimlik karmaşası denilen kendini algılayışında, arkadaşlık, cinsel durum ya da önem verilen kültürel- ahlaki değer anlayışında değişkenlikler
  4. Kendine zarar verme olasılığı fazla olan ,2 ya da daha çok durumda sonunu düşünmeden, aniden yapılan eylemler (aniden çok para harcama, madde kullanımı,hızlı ve tehlikeli araç kullanma, birden aşırı yemek yeme, önceden düşünülmeyen uygunsuz cinsel davranışlar) .
  5. Tekrarlayan bir şekilde intihar girişimleri, intihar tehditleri, kendi kendine zarar verme (bıçak,jilet vs. ile kendi cildini kesme, sigara ile yakma, kafasını , yumruğunu sert yerlere vurma gibi)
  6. Duygu durumunda aşırı tepkililiğe bağlı olarak sürekli duygusal değişkenlik hali (saatler içinde değişen surelerde birbirini izleyen öfkelilik, üzüntü, kaygı, sevinç dönemleri)
  7. Kişinin kendisini sürekli olarak boşlukta hissetmesi .
  8. Öfkeye hakim olamama (kavga etme, yüksek sesle hakaret,çiğlik atma eşya kırma gibi).
  9. Stresle ilişkili gelip geçici kendine kötülük yapılacağı düşünceleri ya da dissosiyatif belirtiler
Rahatsızlığın asal özelliği karşılıklı birebir ilişkilerde , kendilik algısı (kendine bakış , kendini kabul ediş ve kendini sergileyiş) ve duygulanımda tutarsızlık ile ilişkileri etkileyebilen ani hesapsız davranışlardır.

Bu kişilerde sürekli bir ayrılık ve reddedilme fikri yaşandığı için bu gibi bir durumun izlenimi edinildiğinde duygulanım, kendilik hissi ve davranışlarda önemli farklılıklar yaşanır.Ayrılık ya da planlananların oluşmaması durumlarında yoğun öfke ve diğer belirtiler yaşanır. Yalnız baslarına olmaya dayanamaz ve birilerinin varlığına gereksinim duyarlar. Bu yalnızlığı önlemek için intihara yeltenebilirler.

Birebir ilişkilerinde özellikle karsı cinsten kişilere sürekli bağlanma, onları bir eski yunan tanrı ya da tanrıçaları gibi görüp yüceltirler. İlişkilerine çok büyük iddia ve hedeflerle baslar, gerektiğinden fazla özel hayatlarını paylaşır, karşılığında aynisini beklediklerinden duş kırıklığına uğrarlar.Bu kez onları daha önce oturttukları tahtlarından indirip gözlerinden düşürürler. Bu nedenle arkadaşlıkları gelip geçici ve fırtınalı bir seyir izler.

Hedefleri, inandıkları değerler, arkadaş yapıları, cinsel eğilimleri, benimsedikleri görüşler ,mesleki heves ve amaçları değişkendir.

Devamlı olarak kendilerini boşlukta hissettikleri için uğraşıp, oyalanacak bir şeyler arıyor gibidirler. Karsı taraftan beklediklerini bulamadıklarında öfkelerini sergiler, sonrasında bundan dolayı suçluluk, pişmanlık, utanç duyguları yasar ve kendilerini değersiz , zayıf, kotu hissederler.

Bu kişiler için "insanin kendi kendine ettiğini 7 mahalleli etmez" sözü çok uygun düşer.Kendilerine maddi ve manevi acıdan zarar verir, başladıklarını bitiremezler, "yüzüp kuyruğuna gelseler bile".

Yoğun stresli dönemlerde halusinasyon dediğimiz varolmayan ses,görüntü vs. gibi algılar,kendi vücuduna ve çevreye yabancılaşma görülebilmektedir.

Kendileri yada çevreye yabancılaşma yasayabilirler. Kişisel ilişkilerinden ziyade kendilerini terletmeyeceklerini ve gerekli karşılığı alabileceklerini düşündükleri sanal şeyler, cansız nesneler, ya da hayvanlar üzerinden doyum sağlamaya çalışıp, kendilerine güvenli bir liman oluşturabilirler.

Eğitim ve evlilik hayatları fırtınalı bir denizde filikayla yolculuk gibidir. Ayrılık,boşanma ve tekrar bir araya gelmeler görülebilir.

Eşlik eden bozukluklar:
  • Depresyon ve distimi
  • Alkol-madde kullanım bozuklukları
  • Yeme bozuklukları
  • Travma sonrası stres bozukluğu
  • Dissosiyatif kimlik bozukluğu
  • Diğer kişilik boz.
Toplumda görülme oranı:
Genel nüfus içinde % 2-3 oranında görülmektedir. Araştırmalara göre hastanede yatanlar arasında %19 ; ayaktan tedaviyi sürdürenler arasında % 11 oranında olduğu gözlenmiştir.

Rahatsızlığın cinsiyet- kalıtım özellikleri :
Toplum geneli ile karşılaştırıldığında rahatsızlık gösterenlerin 1. derece yakınlarında beş kat daha fazla görüldüğü saptanmıştır.Ailede madde bağımlılığı ,antisosyal k.b. ve depresif bozukluklara karsı da daha yüksek bir risk vardır.

Rahatsızlığın oluş sebepleri:
Rahatsızlıktaki merkezi serotonin işlevindeki azalmanın öfkeli ve dürtüsel davranışlarla ilişkili olabileceği düşünülmüştür.

Bir başka görüşe göre de çocuk gelişmesinde 1,5-2,5 yas arası donemde çocuğun ayrılma ve kendi basına davranışlar sergileyebilme çabalarına annelerinden gelen cezalandırıcı tavırların şiddetli ayrılık korkularına yol açtığı öne sürülmüştür.

Gene benzer bir görüşe göre çocuk-ebeveyn ilişkisinin erken dönemlerindeki bozukluklar, çocuğun yeterli dikkate alınmayıp, hislerini ve davranışlarını gözardı etmek çocukta uygun, olumlu ve sabit bir benlik hissi oluşmasını önleyecek ,sürekli desteğe gereksinim duyacaktır. Ailede duygusal paylaşımın olmaması , aile içi yoğun çatışmalar, küçük yaslarda ana-baba kaybı, ayrılığı, çocuğun yasadığı fiziksel ve cinsel tacizler rahatsızlığa eğilim oluşturur.

Ailesel özellikleri:
Bu kişilerin ailelerinde erken donemde ebeveyn kaybı,travma tik ayrılmalar ya da her ikisi yüksek oranda bulunmaktadır.
Genellikle her iki ebeveynde de belirgin bir şekilde psikiyatrik sorun vardır. Annelerde karasızlık ve depresyon gözlenirken;babalar ya meydanda yoktur ya da karakter itibariyle yoktur yada bozuktur.
Aileler saldırgan davranışlar, alkolizm, fiziksel ya da cinsel tacizler (ki bunlar hastaya da uygulanmıştır) nedeniyle yıpranmış veya parçalanmıştır. Rahatsızlık boşanmış ya da evlatlık verilmiş ailelerde daha fazla saptanmıştır.

Hastalığın sureci:
Rahatsızlık gençlik donemi öncesinde konuya dikkat verememe, öğrenme güçlükleri ve toplumsal çekilme, sosyal ortamlardan soğukluk ile kendini göstermektedir. Gençlik döneminde tüm yakınmalar başlamakta, yari sayıda vaka ise 40'larından sonra düzenli bir cevre ve is hayatına kavuşabilmektedir. Bununla birlikte çoğu eğitimini tamamlayamamakta, islerini kaybedip, evliliklerini ya da birlikteliklerini sürdürememektedir.
Rahatsızlıkta intihar tehditleri önemsenmelidir. Bu grup hastalarda % 8-10 oranında intihar sonucu olum görülmektedir.

Tedavi:
Bu kişilerin uzun sureli bireysel psikoterapiden faydalanırlar Bireysel terapide bilişsel- davranışçı terapi yanında duygulanım dalgalanmaları ve ani dürtüsel davranışlar için ilaç tedavileri uygulanabilmekte, intihar eğiliminin olduğu yoğun gerilim dönemlerinde kısa sureli hastanede yataklı tedavi uygun olmaktadır. Kişiler grup terapisinden faydalanabilmektedirler.
Psycho

Mesaj gönderen Psycho »

ekşi sözlükte borderline

her$eyi sinirda ya$ama rahatsizligi
bir bilgenin sabrini ta$irabilecek kadar saldirgan, bir kediyi sakinle$tirebilecek kadar uysal, bir toplulugu gulmekten kirip gecirebilecek kadar pozitif, yanindakileri intihara surukleyebilecek kadar negatif, butun gece dansedebilecek kadar enerjik, butun gun uyuyabilecek kadar yorgun, bir haftalik i$i yarim gunde bitirecek kadar hizli, yarim gunluk i$i bir haftaya yayabilecek kadar yava$, bir gelincik kadar narin, bir cam agaci kadar guclu...

öncelikle , hastalığın adındaki borderline, ilk tanındığı zamanlarda, bazı kaynaklarda da belirtildiği gibi, ne psikoz, ne nevroz olmayan doğası nedeniyle ikisinin sınırında kaldığından verilmiştir. yani kişiliğin ve tavırların bir sınırın ötesi berisinde seksek oynaması haline ilk başta tekabül etmeden konulan bu ad, sonra hastalığa eh biraz cuk oturarak fıkara sümüğü gibi yapışmıştır.
gavurca adının ilk anda çağrıştırdığı gitgellerin ötesinde, öncelikle başta kendisi hakkında içten içe hissettiği değersizlik ve önemsizlik hissi, bunu bastırmak için kullandığı büyüklük ve aşırı değerlilik hezeyanları, çevresindeki kişileri değerlendirirken de çok etkili olur ve sanıldığı ya da belirtildiği gibi devamlı bir pessimism ve hayat bitti tavrından ziyade, çok iyi-çok kötü arasında yüksek salınımlı fikir kaymaları oluşur. alkol ve madde bağımlılığı ise, bu hastalıkta tipik olan self destructive aşamaya gelmiş ya da gelebilecek aşırılıklarda kriter alınan 5 şey arasında yer alır, diğerleri, para harcamak, ..., yemek yemek*, araba kullanmaktır. teşhiste bu 5 unsurdan en az ikisinde anlık ve tepkisel olma* aşırılık ve ölçüsüzlük, kendine zarar verici potansiyele sahip olup olmadığı önem kazanır. gereksiz ve konrtol edilemeyen öfke sıklıkla görülür, tekrlayan intihar girişimleri ise değersizlik fikri zirveye çıktığında yaşanan ruh halinden kaynaklanır.

borderline kisiler sectikleri insanlari veya kendilerini once gozlerinde asiri buyuturler sonrada inanilmaz degersiz bulurlar.ofkelerine hakim olamaz, boslukta hisseder,zaman zaman kendisine zarar verilecegi duygusuna kapilirlar.duygular an ve an degisebilir.kendi kendine zarar verme ve intihar girisimleri soz konusu olabilir.kimlik karmasasi yasanir.

değişik şekilde tanımlanmış, örneklendirilmiş bir kişilik bozukluğunun ingilizce ifadesi. hakkı teslim etmek gerekir; "sınırda kişilik bozukluğu" tipi bir ifade zorlamadır, ancak rüştünü ispat etmiş bir borderline'ın yanında mahalleden arkadaşlarım diye personality ve disorder'ı alması biraz düşündürür bizi, sanki "borderline kişilik bozukluğu-karmaşası" daha bir yakın gelir.

hastaların kimlik duygusu gelişmemiştir.ego narsistik dönemde saplanıp kalmıştır.kişiler ve olaylar keskin sınırlarla ayrılmıştır, bir şey ya çok iyidir ya berbat. değersizlik hissi sürekli yoklar.kendine zarar verme,antisosyal davranışlar,intihara yatkınlık vardır.normal ergenlik döneminde görülen bir çok özelliği abartılmış olarak gösterirler.yalnız kalmaktan çok korkarlar ama genelde yalnız izlenimi verirler.dengesizlik-tutarsızlık en belirgin özellikleridir.
kişisel ve gayet acı sonuçlanmış bir tecrübeme göre de; adam kendini iyi ve değerli hissettiği dönemlerde seni de mutluluktan bulutlarda uçurur,her gün yeni bir güzellik icad eder,onunla tüm hayatı baştan aşağı değiştirebileceğini sanırsın,sanatçı ruhludur,yeteneklidir,her sözü anlamlıdır.bir gün ne olduğunu anlamdan bir depresyona giriverir,senden nefret eder,nedenini açıklayamaz,kendine bile açıklama gereği duymaz,sanki aşık olmuş gibi "benim için bir şeyler bitti" der sana,"neden?" diye sormanın hiç bir anlamı yoktur.gün gelir alır başını gider bu halde.uzaktan bu kez de başka adamları gözünde çok büyütüp aynı heyecanla onlarla yaşadığını görürsün.acırsın.acıdığın için kendinden iğrenirsin.zaman seni haklı çıkarır.zamana dümdüz küfredersin.gün gelir sen olman gereken yerdeyken,ona göre çok daha mutlu olduğun için kendine de ona da her şeye de lanet edersin.
"her şey çok daha başka,çok daha iyi olabilirdi"dersin.
"yazık" ne demektir sana çok iyi öğretir bunu.
öğreniyor olmaktan nefret edersin...

"ha oldum ha olacam" dan ziyade bir turlu olamamakla kendini gosteren haleti ruhiye..kisinin kendini atonal muzik gibi hissetmesine yol acar. orkestrasyonda aksaklık vardır bi kuple, dunya ile senkron tutmaz bir turlu. sanki elde avucta ne varsa tukenmistir de her yer dar olmustur. "sıkıldım" desen olmaz, "insanlar cicekler bocekler" desen hic olmaz. belli belirsizdir ustelik bu haller, aile efradı dengesiz der, annane "ne oldu bu cocuga" bakısıyla suzer, arkadas ortamında huysuz olunur, bir yandan da en bi sahane dedikodu oznesidir borderline kisi. donem donem "eve kapatıcam kendimi" diye hezeyanlara duser akabinde "bana ne onlar kapatsın kendini" diye herkese uyuz olur..nihayetinde kendisi ile yasamayı ogrenmesi gereken kisilerdir iste, ruh huzuruna anca boyle varırlar.

ne yapılırsa yapılsın var olamama hastalığı.
ve isterse dünyanin en muazzam bünyesi olsun, kurbanın hiçbir geni ve hatta kendine güveni önem taşıyamaktadır bu durumda.

düsünceleri;
- insanlari ya kusursuz veya seytan olarak mi goruyor sadece? cok kotu,seytan olarak gordukleri insanin iyiliklerini hatirlamakta gucluk mu cekiyorlar?
- gozlerinde kisi adeta bir kahraman oldugunda, bu kisi hakkinda negatif olan hicbir seyi hatirlamiyorlar mi?
- baska insanlari tamamen ya kendinden yana veya kendisine dusman olanlar olarak mi goruyor?
- durumu,olaylari ya tamamen felaket ya da tamamen ideal/cok iyi olarak mi gorur sadece?
- kendisini ya cok kusursuz ya da degersiz olarak mi gorur?
- eger bir kisi yaninda, etrafinda degilse, onun kendisine olan sevgisini hatirlamakta gucluk mu cekiyor?
- baskalarinin ya tamamen dogru ya da tamamen yanlis olduklarini mi dusunuyor?
- dusunceleri, ne dusundugu o anda yaninda kim/kimler olduguna gore degisiyor mu?
- insanlari ya cok idealize eder ya da tamamen degersizlestirir mi?
- olaylari baska insanlardan cok farkli sekilde hatirlar veya bunlari hic hatirlayamaz bile mi?
- kendi hareketlerinden baskalarini sorumlu tutar,davranislarina onlarin sebep olduklarina inanir veya - - baskalarinin davranislarindan dolayi kendisini gereginden fazla mi sorumlu hisseder ?
- bir hatasini itiraf etmege istekli degildir veya yaptigi herseyin hata oldugunu mu dusunur?
- inanclarini gerceklere dayandirmak yerine,hislerine mi dayandirir?
- kendi davranislarinin baskalarinin ustundeki etkilerini farketmez mi?
duygulari;
- en kucuk bir provokasyonda kendisini terk edilmis mi hissediyor?
- duygulari dakikalar,saatler icinde cabucak asiri uclarda ve degisken mi?
- duygularini yonetmek,kontrol altina almakta problemli mi?
- duygulari o kadar yogun ki, mesela baskalarinin, hatta kendi cocuklarinin ihtiyaclarini bile kendi ihtiyaclarinin onunde tutamaz;kendi cocuklarini bile on plana alamaz
- cogu zaman guvensiz ve supheci midir?
- cogu zaman endiseli veya sinirli,rahatsizlik icinde midir?
- cogunlukla kendisinde bosluk hisseder veya kendielrini yokmus gibi mi hisseder?
- eger dikkatlerin merkezi kendisi degilse, kendisini reddedilmis mi hissediyor?
- ofkesini, kizginligini uygunsuz sekilde mi ifade ediyor veya ofkesini ifade etmekte tamamen zorlaniyor mu?
- hicbir zaman yeteri kadar sevgi, sefkat veya dikkat elde edemedigini mi dusunuyor?
- sik sik,cogunlukla uzayda gibi, gercek degilmis gibi veya sanki bedeninde degilmis gibi mi hissediyor?
ve davranıslar:
- baskalarinin kisisel sinirlarina saygili olmakta zorlaniyor mu?
- kendisinin sahsi /kisisel sinirlarini tanimlamakta zorlaniyor mu?
- cok fazla para harcamak, tehlikeli=riskli ... iliskilerinde bulunmak, fiziksel vs kavga etmek, kumar oynamak,ilac ve alkoller dahil bagimlilik, curetkar yani tehlikeli araba kullanmak, magazalardan vs birseyler calmak veya yemek bozukluklari gibi durumlara girip, bu ve bunun gibi davranislarla ,ani-ve impalsif hareketlerle kendilerine zarar veren davranislar icine girer mi?
- kasitli olarak kendisini mesela keser veya sigara vs ile yakar mi?
- kendisini oldurmekle tehdit eder mi veya gercekten intahara tesebbus eder mi?
- oteki kisinin kendi hayallerine gore olmasini istedigi kisi veya olmasini istedikleri iliskiler uzerine kurulmus fantazilere dayali iliskilere girmekte acele eder mi?
- beklentilerini aniden degistirdigi icin karsinindaki kisinin ne yaparsa yapsin, yanlislik yaptigi ve hic dogru birsey yapamadigi duygusunu yasamasina mi sebep oluyor?
- korkutucu,beklenmedik, onceden belli olmayan ve mantiga aykiri olan ofke nobetleri mi geciriyor veya ofkesini ifade etmekte hepten zorlaniyor mu?
- baskalarini tirmalayarak, tekmeleyerek,vurarak vs baskalarini fiziksel olarak taciz mi ediyor?
- gerek olmadigi halde krizler /icinden cikilmaz problemler mi yaratiyor veya kaotik, karmakarisik bir yasam mi suruyor?
- tutarli olmayan veya onceden neden, niye ,nasil davranacagi belli olmayan sekilde, beklenmedik tarzda mi hareket ediyor?
- baskalarina bir cok yakin olmak sonra da ayni kisiden vs aniden uzaklasmak mi ister?(mesela hersey yolunda giderken kavga etmek, sonra iliskiye son verip, daha sonra da bir araya gelmek icin caba sarfeder)
- onemsiz veya abartilmis nedenlerle ,olaylar yuzunden insanlari hayatlarindan cikartip atarlar mi?
- bazi durumlarda yeterli ve kontrollu ama bazi durumlarda baskalarina karsi tamamen kontrol disi mi davraniyor?
- baskalarina karsi acimasiz ve hatta haince suclayici, tenkit edici veya tacizkar mi?
-bazilarina cok guzel yuzlerini gosterirlerken, cok iyi tanidiklari kisilere kelime- sozlerle asiri tacizkar mi? saniyeler icinde bir moddan oteki duruma gecebilir mi?
- kendi ihtiyaclarinin karsilanmasi, istediklerinin yapilmasi icin asiri sekillerde veya kontrol eder sekilde mi hareket etmekte?
- kendisini ihmal edilmis hissettiginde, dikkatleri kendi ustune toplamak icin cok uygunsuz birsey mi soyler ya da uygunsuz birsey mi yapar?
- baska insanlari yapmadiklari seylerle mi suclar-olmayan duygulari olmakla mi suclar-inanmadiklari seylere inandiklarini soyleyerek suclar?

sınırda kişilik problemi yaşayan insanlar o kadar kontrolsüzdürler ki her şeyi uçlarda yaşarlar. aşırı yemek yeme, kendilerine zarar verme, alkol ve uyuşturucu kullanımında da aynı kontrolsüzlükleri geçerlidir. düşük ve yüksek fonksiyonlu bpd ler olmak üzere ikiye ayrılırlar.
bu insanlar için gri renkler yoktur ya akdır ya da kara.
kendileri dışındaki kişileri bir anda yüceltip bir anda ayaklar altına alırlar. başkalarına onların hiç anlayamadıkları kaoslar yaratarak veya başkalarını kendilerini kontrol etmekle suçlayarak, herşeyi kendi kontrolleri altına alabilirler. başkalarını kontrol etme ihtiyacındadırlar çünkü böylece kendi yaşamlarını da önceden bilinebilir ve yönetilebilir yapmaya çalışırlar.
bu kişiler obje sürekliliği nedir bilmezler ve eğer sevdikleri kişi gerçekten fiziksel olarak yanlarında değilse bu kişi onlar için duygusal seviyelerde de yoktur. ayrıca çok zeki, çok yetenekli ve dışardan bakıldığında ilgi çekici kişilerdir. terk edilme korkuları vardır.
sessiz gemi

Mesaj gönderen sessiz gemi »

BU HASTALIĞI YAŞAYAN ARKADAŞLAR VARSA PM DEN BANA YAZSINLAR
sessiz gemi

Mesaj gönderen sessiz gemi »

BENDEDE VAR YANİ BURAYA YAZSANIZ DA OLUR
Kullanıcı avatarı
crvena_zvezda
Mesajlar: 4035
Kayıt: 20 Ara 2006, 20:02

Mesaj gönderen crvena_zvezda »

Askerde, bölüğümüzde böyle bir arkadaş vardı....

Teşhis buydu... Borderline kişilik bozukluğu....
DCC
Kullanıcı avatarı
fobik
Mesajlar: 175
Kayıt: 23 Kas 2005, 20:12

Mesaj gönderen fobik »

kendimde yukardaki bpd tanımlamasından pek çok ortak yön buldum. sfden dolayımı böyle düşündüm yani sizdede böyle bi durum var mı yoksa bende gerçekten böyle şey olabilir mi?

sf le bpd nin benzerliği sizcede var mı?
Kullanıcı avatarı
gc
Mesajlar: 1579
Kayıt: 02 Eki 2006, 22:32

Mesaj gönderen gc »

bu bozukluk sanırım bende de var.. :? burdaki birçok özellik bende de var..
sosyal fobi;

bir varmış,

bir yokmuş..
Kullanıcı avatarı
BiR UMUT VAR
Mesajlar: 2312
Kayıt: 23 Ara 2006, 15:08
Konum: kendini unuttuğu yerden

Mesaj gönderen BiR UMUT VAR »

bu hastalık sf nin ta kendisi...
BİR UMUTLA BAŞLAR HERŞEY...
Kullanıcı avatarı
umutmelih
Mesajlar: 3280
Kayıt: 27 Ara 2006, 01:54
Konum: İstanbul

Mesaj gönderen umutmelih »

bu hastalıkla yaşıyan birisini tanıyorumda cok kotu cok :(
mutlu olmak için mutlu etmek gerekir
sessiz gemi

Mesaj gönderen sessiz gemi »

Bir arkadaş bana özelden sormuş Bu hastalık hakkında bilgin var mı diye Valla burada yazılanlar dışında fazla bir bilgim yok Ben de işte sizin gibi netten ya da birkaç kitaptan okuduklarımla anlamaya çalışıyorum Ama bende bu hastalığın olduğu kesin ve bazı arkadaşların dediği gibi SF ye çok benzeyen yönleri de var

:( Anlatması zor şeyler arkadaşlar isyan etmek istemiyorum ama bazen gerçekten dayanacak gücüm kalmıyor Senelerdir çekiyorum Allah sonumuzu hayretsin Başka ne diyim
ruya
Mesajlar: 373
Kayıt: 01 Oca 2007, 12:44

Mesaj gönderen ruya »

picahontas yazdı:Bir arkadaş bana özelden sormuş Bu hastalık hakkında bilgin var mı diye Valla burada yazılanlar dışında fazla bir bilgim yok Ben de işte sizin gibi netten ya da birkaç kitaptan okuduklarımla anlamaya çalışıyorum Ama bende bu hastalığın olduğu kesin ve bazı arkadaşların dediği gibi SF ye çok benzeyen yönleri de var

:( Anlatması zor şeyler arkadaşlar isyan etmek istemiyorum ama bazen gerçekten dayanacak gücüm kalmıyor Senelerdir çekiyorum Allah sonumuzu hayretsin Başka ne diyim
amin... :(
gabriel
Mesajlar: 3
Kayıt: 24 Mar 2010, 01:09

Re: Borderline kişilik bozukluğu

Mesaj gönderen gabriel »

ben bu hastalığı yıllardır yaşıyorum, o kadar berbat bi hastalıkki allah düşmanıma vermesin, her gün insanın değişmesi ölümden beter,bir gün süpermensin bir gün hiçbişey, hiçbir kalıba sığamamak berbat bir duygu, ya bi gün bk yoluna katil olacam yada intahar, yaşım ilerledikçe düzelir diyordum,dahada kötüleşti, psikologlara hayatımda hiç gitmedim, ama bu konuyu okuyunda fikirlerim değişti ,konuyu açan arkadaşa teşekkür ederim, neyin içersinde olduğumu 15 yıl sonra anca çözdüm, inşallah kendimi aşar psikolojik destek alabilecek cesaretim olur saygılar
MY_world
Mesajlar: 88
Kayıt: 25 Eki 2005, 17:30
Konum: mars

Re: Borderline kişilik bozukluğu

Mesaj gönderen MY_world »

1-Gerçek ya da varsayılabilecek , olası bir terk edilmeyi önlemek için çılgınca çaba harcamak.

2-Karsısındakileri aşırı büyütüp, göklere çıkarma ve aşırı değersizleştirip, gözden düşürerek, yerin dibine sokma gibi başkalarına aşırı değer.değersizlik verme ile giden tutarsız ilişkiler

3-Kimlik karmaşası denilen kendini algılayışında, arkadaşlık, cinsel durum ya da önem verilen kültürel- ahlaki değer anlayışında değişkenlikler

4-Kendine zarar verme olasılığı fazla olan ,2 ya da daha çok durumda sonunu düşünmeden, aniden yapılan eylemler (aniden çok para harcama, madde kullanımı,hızlı ve tehlikeli araç kullanma, birden aşırı yemek yeme, önceden düşünülmeyen uygunsuz cinsel davranışlar) .6-Duygu durumunda aşırı tepkililiğe bağlı olarak sürekli duygusal değişkenlik hali (saatler içinde değişen surelerde birbirini izleyen öfkelilik, üzüntü, kaygı, sevinç dönemleri)

7-Kişinin kendisini sürekli olarak boşlukta hissetmesi . 6-Duygu durumunda aşırı tepkililiğe bağlı olarak sürekli duygusal değişkenlik hali (saatler içinde değişen surelerde birbirini izleyen öfkelilik, üzüntü, kaygı, sevinç dönemleri)
xact
Mesajlar: 523
Kayıt: 25 Eyl 2015, 12:05

Re:

Mesaj gönderen xact »

Psycho yazdı:ekşi sözlükte borderline

her$eyi sinirda ya$ama rahatsizligi
bir bilgenin sabrini ta$irabilecek kadar saldirgan, bir kediyi sakinle$tirebilecek kadar uysal, bir toplulugu gulmekten kirip gecirebilecek kadar pozitif, yanindakileri intihara surukleyebilecek kadar negatif, butun gece dansedebilecek kadar enerjik, butun gun uyuyabilecek kadar yorgun, bir haftalik i$i yarim gunde bitirecek kadar hizli, yarim gunluk i$i bir haftaya yayabilecek kadar yava$, bir gelincik kadar narin, bir cam agaci kadar guclu...

öncelikle , hastalığın adındaki borderline, ilk tanındığı zamanlarda, bazı kaynaklarda da belirtildiği gibi, ne psikoz, ne nevroz olmayan doğası nedeniyle ikisinin sınırında kaldığından verilmiştir. yani kişiliğin ve tavırların bir sınırın ötesi berisinde seksek oynaması haline ilk başta tekabül etmeden konulan bu ad, sonra hastalığa eh biraz cuk oturarak fıkara sümüğü gibi yapışmıştır.
gavurca adının ilk anda çağrıştırdığı gitgellerin ötesinde, öncelikle başta kendisi hakkında içten içe hissettiği değersizlik ve önemsizlik hissi, bunu bastırmak için kullandığı büyüklük ve aşırı değerlilik hezeyanları, çevresindeki kişileri değerlendirirken de çok etkili olur ve sanıldığı ya da belirtildiği gibi devamlı bir pessimism ve hayat bitti tavrından ziyade, çok iyi-çok kötü arasında yüksek salınımlı fikir kaymaları oluşur. alkol ve madde bağımlılığı ise, bu hastalıkta tipik olan self destructive aşamaya gelmiş ya da gelebilecek aşırılıklarda kriter alınan 5 şey arasında yer alır, diğerleri, para harcamak, ..., yemek yemek*, araba kullanmaktır. teşhiste bu 5 unsurdan en az ikisinde anlık ve tepkisel olma* aşırılık ve ölçüsüzlük, kendine zarar verici potansiyele sahip olup olmadığı önem kazanır. gereksiz ve konrtol edilemeyen öfke sıklıkla görülür, tekrlayan intihar girişimleri ise değersizlik fikri zirveye çıktığında yaşanan ruh halinden kaynaklanır.

borderline kisiler sectikleri insanlari veya kendilerini once gozlerinde asiri buyuturler sonrada inanilmaz degersiz bulurlar.ofkelerine hakim olamaz, boslukta hisseder,zaman zaman kendisine zarar verilecegi duygusuna kapilirlar.duygular an ve an degisebilir.kendi kendine zarar verme ve intihar girisimleri soz konusu olabilir.kimlik karmasasi yasanir.

değişik şekilde tanımlanmış, örneklendirilmiş bir kişilik bozukluğunun ingilizce ifadesi. hakkı teslim etmek gerekir; "sınırda kişilik bozukluğu" tipi bir ifade zorlamadır, ancak rüştünü ispat etmiş bir borderline'ın yanında mahalleden arkadaşlarım diye personality ve disorder'ı alması biraz düşündürür bizi, sanki "borderline kişilik bozukluğu-karmaşası" daha bir yakın gelir.

hastaların kimlik duygusu gelişmemiştir.ego narsistik dönemde saplanıp kalmıştır.kişiler ve olaylar keskin sınırlarla ayrılmıştır, bir şey ya çok iyidir ya berbat. değersizlik hissi sürekli yoklar.kendine zarar verme,antisosyal davranışlar,intihara yatkınlık vardır.normal ergenlik döneminde görülen bir çok özelliği abartılmış olarak gösterirler.yalnız kalmaktan çok korkarlar ama genelde yalnız izlenimi verirler.dengesizlik-tutarsızlık en belirgin özellikleridir.
kişisel ve gayet acı sonuçlanmış bir tecrübeme göre de; adam kendini iyi ve değerli hissettiği dönemlerde seni de mutluluktan bulutlarda uçurur,her gün yeni bir güzellik icad eder,onunla tüm hayatı baştan aşağı değiştirebileceğini sanırsın,sanatçı ruhludur,yeteneklidir,her sözü anlamlıdır.bir gün ne olduğunu anlamdan bir depresyona giriverir,senden nefret eder,nedenini açıklayamaz,kendine bile açıklama gereği duymaz,sanki aşık olmuş gibi "benim için bir şeyler bitti" der sana,"neden?" diye sormanın hiç bir anlamı yoktur.gün gelir alır başını gider bu halde.uzaktan bu kez de başka adamları gözünde çok büyütüp aynı heyecanla onlarla yaşadığını görürsün.acırsın.acıdığın için kendinden iğrenirsin.zaman seni haklı çıkarır.zamana dümdüz küfredersin.gün gelir sen olman gereken yerdeyken,ona göre çok daha mutlu olduğun için kendine de ona da her şeye de lanet edersin.
"her şey çok daha başka,çok daha iyi olabilirdi"dersin.
"yazık" ne demektir sana çok iyi öğretir bunu.
öğreniyor olmaktan nefret edersin...

"ha oldum ha olacam" dan ziyade bir turlu olamamakla kendini gosteren haleti ruhiye..kisinin kendini atonal muzik gibi hissetmesine yol acar. orkestrasyonda aksaklık vardır bi kuple, dunya ile senkron tutmaz bir turlu. sanki elde avucta ne varsa tukenmistir de her yer dar olmustur. "sıkıldım" desen olmaz, "insanlar cicekler bocekler" desen hic olmaz. belli belirsizdir ustelik bu haller, aile efradı dengesiz der, annane "ne oldu bu cocuga" bakısıyla suzer, arkadas ortamında huysuz olunur, bir yandan da en bi sahane dedikodu oznesidir borderline kisi. donem donem "eve kapatıcam kendimi" diye hezeyanlara duser akabinde "bana ne onlar kapatsın kendini" diye herkese uyuz olur..nihayetinde kendisi ile yasamayı ogrenmesi gereken kisilerdir iste, ruh huzuruna anca boyle varırlar.

ne yapılırsa yapılsın var olamama hastalığı.
ve isterse dünyanin en muazzam bünyesi olsun, kurbanın hiçbir geni ve hatta kendine güveni önem taşıyamaktadır bu durumda.

düsünceleri;
- insanlari ya kusursuz veya seytan olarak mi goruyor sadece? cok kotu,seytan olarak gordukleri insanin iyiliklerini hatirlamakta gucluk mu cekiyorlar?
- gozlerinde kisi adeta bir kahraman oldugunda, bu kisi hakkinda negatif olan hicbir seyi hatirlamiyorlar mi?
- baska insanlari tamamen ya kendinden yana veya kendisine dusman olanlar olarak mi goruyor?
- durumu,olaylari ya tamamen felaket ya da tamamen ideal/cok iyi olarak mi gorur sadece?
- kendisini ya cok kusursuz ya da degersiz olarak mi gorur?
- eger bir kisi yaninda, etrafinda degilse, onun kendisine olan sevgisini hatirlamakta gucluk mu cekiyor?
- baskalarinin ya tamamen dogru ya da tamamen yanlis olduklarini mi dusunuyor?
- dusunceleri, ne dusundugu o anda yaninda kim/kimler olduguna gore degisiyor mu?
- insanlari ya cok idealize eder ya da tamamen degersizlestirir mi?
- olaylari baska insanlardan cok farkli sekilde hatirlar veya bunlari hic hatirlayamaz bile mi?
- kendi hareketlerinden baskalarini sorumlu tutar,davranislarina onlarin sebep olduklarina inanir veya - - baskalarinin davranislarindan dolayi kendisini gereginden fazla mi sorumlu hisseder ?
- bir hatasini itiraf etmege istekli degildir veya yaptigi herseyin hata oldugunu mu dusunur?
- inanclarini gerceklere dayandirmak yerine,hislerine mi dayandirir?
- kendi davranislarinin baskalarinin ustundeki etkilerini farketmez mi?
duygulari;
- en kucuk bir provokasyonda kendisini terk edilmis mi hissediyor?
- duygulari dakikalar,saatler icinde cabucak asiri uclarda ve degisken mi?
- duygularini yonetmek,kontrol altina almakta problemli mi?
- duygulari o kadar yogun ki, mesela baskalarinin, hatta kendi cocuklarinin ihtiyaclarini bile kendi ihtiyaclarinin onunde tutamaz;kendi cocuklarini bile on plana alamaz
- cogu zaman guvensiz ve supheci midir?
- cogu zaman endiseli veya sinirli,rahatsizlik icinde midir?
- cogunlukla kendisinde bosluk hisseder veya kendielrini yokmus gibi mi hisseder?
- eger dikkatlerin merkezi kendisi degilse, kendisini reddedilmis mi hissediyor?
- ofkesini, kizginligini uygunsuz sekilde mi ifade ediyor veya ofkesini ifade etmekte tamamen zorlaniyor mu?
- hicbir zaman yeteri kadar sevgi, sefkat veya dikkat elde edemedigini mi dusunuyor?
- sik sik,cogunlukla uzayda gibi, gercek degilmis gibi veya sanki bedeninde degilmis gibi mi hissediyor?
ve davranıslar:
- baskalarinin kisisel sinirlarina saygili olmakta zorlaniyor mu?
- kendisinin sahsi /kisisel sinirlarini tanimlamakta zorlaniyor mu?
- cok fazla para harcamak, tehlikeli=riskli ... iliskilerinde bulunmak, fiziksel vs kavga etmek, kumar oynamak,ilac ve alkoller dahil bagimlilik, curetkar yani tehlikeli araba kullanmak, magazalardan vs birseyler calmak veya yemek bozukluklari gibi durumlara girip, bu ve bunun gibi davranislarla ,ani-ve impalsif hareketlerle kendilerine zarar veren davranislar icine girer mi?
- kasitli olarak kendisini mesela keser veya sigara vs ile yakar mi?
- kendisini oldurmekle tehdit eder mi veya gercekten intahara tesebbus eder mi?
- oteki kisinin kendi hayallerine gore olmasini istedigi kisi veya olmasini istedikleri iliskiler uzerine kurulmus fantazilere dayali iliskilere girmekte acele eder mi?
- beklentilerini aniden degistirdigi icin karsinindaki kisinin ne yaparsa yapsin, yanlislik yaptigi ve hic dogru birsey yapamadigi duygusunu yasamasina mi sebep oluyor?
- korkutucu,beklenmedik, onceden belli olmayan ve mantiga aykiri olan ofke nobetleri mi geciriyor veya ofkesini ifade etmekte hepten zorlaniyor mu?
- baskalarini tirmalayarak, tekmeleyerek,vurarak vs baskalarini fiziksel olarak taciz mi ediyor?
- gerek olmadigi halde krizler /icinden cikilmaz problemler mi yaratiyor veya kaotik, karmakarisik bir yasam mi suruyor?
- tutarli olmayan veya onceden neden, niye ,nasil davranacagi belli olmayan sekilde, beklenmedik tarzda mi hareket ediyor?
- baskalarina bir cok yakin olmak sonra da ayni kisiden vs aniden uzaklasmak mi ister?(mesela hersey yolunda giderken kavga etmek, sonra iliskiye son verip, daha sonra da bir araya gelmek icin caba sarfeder)
- onemsiz veya abartilmis nedenlerle ,olaylar yuzunden insanlari hayatlarindan cikartip atarlar mi?
- bazi durumlarda yeterli ve kontrollu ama bazi durumlarda baskalarina karsi tamamen kontrol disi mi davraniyor?
- baskalarina karsi acimasiz ve hatta haince suclayici, tenkit edici veya tacizkar mi?
-bazilarina cok guzel yuzlerini gosterirlerken, cok iyi tanidiklari kisilere kelime- sozlerle asiri tacizkar mi? saniyeler icinde bir moddan oteki duruma gecebilir mi?
- kendi ihtiyaclarinin karsilanmasi, istediklerinin yapilmasi icin asiri sekillerde veya kontrol eder sekilde mi hareket etmekte?
- kendisini ihmal edilmis hissettiginde, dikkatleri kendi ustune toplamak icin cok uygunsuz birsey mi soyler ya da uygunsuz birsey mi yapar?
- baska insanlari yapmadiklari seylerle mi suclar-olmayan duygulari olmakla mi suclar-inanmadiklari seylere inandiklarini soyleyerek suclar?

sınırda kişilik problemi yaşayan insanlar o kadar kontrolsüzdürler ki her şeyi uçlarda yaşarlar. aşırı yemek yeme, kendilerine zarar verme, alkol ve uyuşturucu kullanımında da aynı kontrolsüzlükleri geçerlidir. düşük ve yüksek fonksiyonlu bpd ler olmak üzere ikiye ayrılırlar.
bu insanlar için gri renkler yoktur ya akdır ya da kara.
kendileri dışındaki kişileri bir anda yüceltip bir anda ayaklar altına alırlar. başkalarına onların hiç anlayamadıkları kaoslar yaratarak veya başkalarını kendilerini kontrol etmekle suçlayarak, herşeyi kendi kontrolleri altına alabilirler. başkalarını kontrol etme ihtiyacındadırlar çünkü böylece kendi yaşamlarını da önceden bilinebilir ve yönetilebilir yapmaya çalışırlar.
bu kişiler obje sürekliliği nedir bilmezler ve eğer sevdikleri kişi gerçekten fiziksel olarak yanlarında değilse bu kişi onlar için duygusal seviyelerde de yoktur. ayrıca çok zeki, çok yetenekli ve dışardan bakıldığında ilgi çekici kişilerdir. terk edilme korkuları vardır.
Ekşi sözlükten alıntı yapmışsın. O sitede kendileri diyorlar "bu sitedeki hiçbir bilgi doğru değildir" diye. Adamlar bir-iki doğru şey yazıyor gerisi sallıyor işkembeden. İnci sözlük bile ekşi, uludağ, instela vesaireden daha değerli benim gözümde. Orada en azından küfürlü de olsa mizah yapılıyor, yazarlar kendilerine entel profesör havası vermiyor, yalan yanlış bilgilere inandırılmaya çalışılmıyor insanlar.
Cevapla