Grup Tedavisi ve Bir Oneri

[Romanyadan]

Degerli Arkadaslarim,
Sosyal Fobi'de grup tedavisi uzerine bazi makaleler okudum ve oyle zannediyorum ki bircogumuz icin bu yontem bir cikis yolu olabilir.
Kendi cabalariyla bu hastaligi yenemeyen arkadaslarimiz bence daha fazla kendilerini yipratmadan grup tedavisine basvursunlar.
Grup onunde konusmayi, siir okumayi, kitap okumayi tartismayi denesinler. Bu hastaligin ustune ancak bu sekilde gidilebilir diye dusunuyorum.
Ve SIZLERE BIR ONERIM var degerli arkadaslarim:
Diyorum ki;
Artik herkes kendisini mahkum ettigi perdeleri cekili odasindan ve evinden disari cikmalidir. Disarida birileri birseyler basarir, yeni arkadasliklar kurup hayati doyasiya yasarken sizler hicbir kusurunuz eksiginiz olmadigi halde ki fazlaniz var kendinizi caresizlige mahkum edemezsiniz.
Arkadaslar!
Sizlere onerim, bu forumdakiler utanmayi sikilmayi birakip bulunduklari sehirlere gore gruplasmalidirlar. Ornegin Ankara'dan foruma katilan 100 kisi oldugunu varsayalim. Bu arkadaslar kendi aralrinda sadece 10 YTL toplasalar ayda 1000 YTL ederki bu parayla guzel bir apartman dairesi kiralanir ve hatta dosenir (itfaiye meydanindan daha uygun fiyatla mobilya alabilirsiniz). Bu 100 kisi yine kendi arasinda 15 er kisi olarak gruplara ayrilir. Ve her aksam sadece iki saatlik bir seans icin bir grup burada toplanir. Arkadaslar,
Bizleri ancak bizler anlayabilir, SF yi ancak destek olarak cozebiliriz. Biliyorum sizler icin zor gelebilir ama bu grupta zaten herkes birbirini az cok taniyor sanal da olsa. Bu sekilde kurulacak bir grup tedavisi ortami sizler icin en kolay adapte olabileceginiz bir ortam olacaktir.
Gidip orada burada hic bilmediginiz kimselerin arasina katilmak ve grup tedavisi olmak cok daha zor gelebilir ve en onemlisi yuksek miktarlarda seans parasi odemenize de gerek kalmaz.
Sizlerden ricam biraz cesaretinizi toplayiniz ve kendi aranizda gruplar olusturunuz.
Grubun onunde kizariniz, bozariniz, titreyiniz alabildigince. Bu en fazla bir kac seans surecektir. Kaldi ki utanacak da birsey yok. Herkes ayni dertten muzdarip. Grup arasinda alisildigi zaman eger hala cozulmedi problemim diyorsaniz ayni sehirdeki gruplar arasinda degisim yapiniz. Ornegin Cumartesi grubunda iseniz Pazar grubuyla degisim yapip (fifty-fifty) yeni grup arkadaslarinizin olmasini saglayin.
Ben sizleri temin ediyorum ki, bu hastalik bu sekilde ve masrafsiz bir bicimde asilmis olacaktir. Hem de cok kisa bir surede.

Lutfen cesaretinizi toplayip kendi aranizda GRUP TEDAVI YONTEMINI uygulamaya baslayiniz.

Basarilar diler hastaligi yendiginizde beni de davet etmenizi ve sevincinize ortak olmayi umit ederim!
Sevgilerimle...

[saf_ak]

. Evet bunlar çok güzel öneriler de; bu forumun ahâlisinin büyük çoğunluğuna ters gelir. Söylediğinizi yapabiliyor olsalardı zâten SF'li olmamış olurlardı.

. Zaman zaman görüyoruz; bazı arkadaşlar bir çözüm geliştirdiğini ve SF'yi yendiğini söyleyerek çözümlerini anlatan yazılar yazıyorlar. Ve hep aynı klasik durum gerçekleşiyor: Yazılanlar -içeriği ve doğruluğu ne olursa olsun- hemen hemen hiç kimseye pek birşey ifade etmiyor. Bu durumda; yazan kişi de; büyük hayal kırıklığına uğrayıp diğerlerini anlayışsızlıkla suçlamaya başlıyor. Karşılığını da alıyor tabii.

. İşin gerçeği ise; ne önerinin saçmalığı ne de diğerlerinin anlayışsızlığı...
Sadece; diğer insanların sizinle aynı ruh hâli ve aynı bakış açısı içinde olmayışlarıdır. Bu çeşit çözümler istisnâî çözümlerdir ve sahibinden başkasına faydalı olduğu durumlar çok azdır çünki çok özel bir ruh hâli içinde iken ortaya çıkarlar ve tekrarlanmaları; hele hele başkaları tarafından taklit edilmeleri oldukça zordur.

. Bazı durumlarda da bu tür istisnâi çözümler aslında çözüm değil; sadece çözüme ulaşıldığına dair bir illüzyon(yanılgı)dur. Aslında sorun çözülmüş değil sadece davranış biçimi baskılanarak görünmez hâle getirilmiştir. Yine de koyunun olmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi derler.

. Önerinize gelebilecek hatta gelmeyebilecek tepkileri bu gözle değerlendireceğinizi umuyorum. Hele hele kişi "ben kurtuldum !" diyorsa bu konularda çok daha anlayışlı oluyor.

. Sevgiyle kalın...

[WillBeGood]

Degerli Arkadaslarim,
Sosyal Fobi'de grup tedavisi uzerine bazi makaleler okudum ve oyle zannediyorum ki bircogumuz icin bu yontem bir cikis yolu olabilir.
Kendi cabalariyla bu hastaligi yenemeyen arkadaslarimiz bence daha fazla kendilerini yipratmadan grup tedavisine basvursunlar.
Grup onunde konusmayi, siir okumayi, kitap okumayi tartismayi denesinler. Bu hastaligin ustune ancak bu sekilde gidilebilir diye dusunuyorum.
Ve SIZLERE BIR ONERIM var degerli arkadaslarim:
Diyorum ki;
Artik herkes kendisini mahkum ettigi perdeleri cekili odasindan ve evinden disari cikmalidir. Disarida birileri birseyler basarir, yeni arkadasliklar kurup hayati doyasiya yasarken sizler hicbir kusurunuz eksiginiz olmadigi halde ki fazlaniz var kendinizi caresizlige mahkum edemezsiniz.
Arkadaslar!
Sizlere onerim, bu forumdakiler utanmayi sikilmayi birakip bulunduklari sehirlere gore gruplasmalidirlar. Ornegin Ankara'dan foruma katilan 100 kisi oldugunu varsayalim. Bu arkadaslar kendi aralrinda sadece 10 YTL toplasalar ayda 1000 YTL ederki bu parayla guzel bir apartman dairesi kiralanir ve hatta dosenir (itfaiye meydanindan daha uygun fiyatla mobilya alabilirsiniz). Bu 100 kisi yine kendi arasinda 15 er kisi olarak gruplara ayrilir. Ve her aksam sadece iki saatlik bir seans icin bir grup burada toplanir. Arkadaslar,
Bizleri ancak bizler anlayabilir, SF yi ancak destek olarak cozebiliriz. Biliyorum sizler icin zor gelebilir ama bu grupta zaten herkes birbirini az cok taniyor sanal da olsa. Bu sekilde kurulacak bir grup tedavisi ortami sizler icin en kolay adapte olabileceginiz bir ortam olacaktir.
Gidip orada burada hic bilmediginiz kimselerin arasina katilmak ve grup tedavisi olmak cok daha zor gelebilir ve en onemlisi yuksek miktarlarda seans parasi odemenize de gerek kalmaz.
Sizlerden ricam biraz cesaretinizi toplayiniz ve kendi aranizda gruplar olusturunuz.
Grubun onunde kizariniz, bozariniz, titreyiniz alabildigince. Bu en fazla bir kac seans surecektir. Kaldi ki utanacak da birsey yok. Herkes ayni dertten muzdarip. Grup arasinda alisildigi zaman eger hala cozulmedi problemim diyorsaniz ayni sehirdeki gruplar arasinda degisim yapiniz. Ornegin Cumartesi grubunda iseniz Pazar grubuyla degisim yapip (fifty-fifty) yeni grup arkadaslarinizin olmasini saglayin.
Ben sizleri temin ediyorum ki, bu hastalik bu sekilde ve masrafsiz bir bicimde asilmis olacaktir. Hem de cok kisa bir surede.

Lutfen cesaretinizi toplayip kendi aranizda GRUP TEDAVI YONTEMINI uygulamaya baslayiniz.

Basarilar diler hastaligi yendiginizde beni de davet etmenizi ve sevincinize ortak olmayi umit ederim!
Sevgilerimle...

romanyadan! sana katılıyorum
bahsettiğin konuya benzer "DERNEK VS. KURALIM başlıklı bir fikir de ben ortaya attım ama pek kabul görmedi. neden olmasın büyük şehirlerde yaşayan arkadaşlar için hiçte zor olmaz. bizim fikirlerimize karşı gelen arkadaşları hoşgörüyle karşılıyorum çünkü onlar ya hasta (sf bu hastalığın özelliği yapamayacağı şeye karşı gelmek)yada tamamen iyiler

[deagolbrandybuck]

Arkadaslar benimde bir önerim olacak, yapalım demeyin yapın...

[Bashful]

Birbirine yakın olan arkadaşlar buluşmalar dışındada sürekli görüşsünler bence :smt052 , zeytinburnu nuripaşa mahallesinde oturuyorum zeytinburnunda oturan arkadaşlar yazsın buraya onlarla görüşeyim zeytinburnunda oturan varsa mutlaka yazsın lütfen :smt024

[muratokato]

''romanyadan'' sana katılıyorum.daha öncede ben bu konuyla ilgili yazılarımda bahsetmiştim.
hayat terapisi adı altında.
ikinci husustata haklısın fakat diğer arakadaşların durumunu bilmiyorum ama ben gerçekten çok yoğun çalışan bir insanım.
sorarsan ist.oturuyoruz ama yılın enaz 5-6 ayı ist.da değilim.
öğrenci olsa idim katılırdım belki diyorum.
zaten bu ayın 26'sında yutdışına çıkıyorum ve 4-5 ay gibi yokum.
29 yaşındayım sorumluluklarım gerçekten böyle bir organizasyon yapmaya elverişli değil.
internete girmeye bile vaktim çok kısıtlı.

''saf ak'' arakadaşımız sf'yendim diyen arkadaşlar sürekli birşeyler yazıyorlar.ama bunlar çözüm getirmiyor.demiş.
üstüme alındım ve yazdım.

ama şunu söyliyeyimki 'saf ak' benim yazdığım konuda başka yazan yok sanırım.
yazdıklarımı tekrar okursan sevinirim.

herkese hayırlı geceler.

[saf_ak]

" 'saf ak'' arakadaşımız sf'yendim diyen arkadaşlar sürekli birşeyler yazıyorlar.ama bunlar çözüm getirmiyor.demiş. üstüme alındım ve yazdım. " muratokato

. . . Merak ettim şimdi; acaba ben gerçekten böyle dedim de Admin sildi mi o sözleri....?
. . . Senin algıladığın gibi yazmış olsaydım bile muratokato, bunu üzerine alınacak son kişi sen olmalıydın. Hem sen SF'yi yenmişsin. Öyle değil mi? 12 Oca 2007, Cum 22:36 tarihli mesajında "sf yi yendim demek için soğukkanlı olmak gerekiyor.herşeye sinirlenmemek gerekir." diyorsun. O halde soğukkanlı ol ve yazımı tekrar oku ve "İşte bak burada "Bunlar çözüm getirmiyor." demişsin" diye göster !.. Biliyorum ki sen o yazıda yazılanı anlamak için gerekli seviyenin çok üstündesin. Orada yazmayan şeyleri üstüne alınmanın sebebini bilmek istedim ve senin tavsiyen üzerine bütün yazılarını okudum ve bunu açıklayacak bir şey de bulamadım. Şimdi ben senden yazdıklarımı okumanı isteyeceğim. Artık buna hakkım var. Göreceksin ki aynı melodiyi çalıyoruz, farklı oktavlardan... O kadar da olacak artık!. Birbirimizin kopyası olacak değilizya !

[yok]

Ben bu konuya hic dokunmadim arkadaslar tek kelime bile silmedim yazilanlardan.

[saf_ak]

. . . . Mesajımdan hiçbirşeyin silinmediğini biliyorum. Benim yaptığım edebiyatta
eskilerin tabiri ile " TECÂHÜL-ü ÂRiFANE " idi yani "birşeyi, bildiği halde bilmiyormuş gibi davranmak" ... Demek ki pek başarılı olamadım...

. . . Sizi telaşlandırdığım için özür dilerim .

[dosteli71]

Arkadaşlar bu öneriye bende katılıyorum,,,Konya'da yaşıyorum, Konya'da yaşıyan varsa görüşebiliriz.

[yok]

. . . . Mesajımdan hiçbirşeyin silinmediğini biliyorum. Benim yaptığım edebiyatta
eskilerin tabiri ile " TECÂHÜL-ü ÂRiFANE " idi yani "birşeyi, bildiği halde bilmiyormuş gibi davranmak" ... Demek ki pek başarılı olamadım...

. . . Sizi telaşlandırdığım için özür dilerim .

Hayir telaslanmadim anladim zaten ama yine de yazayim dedim

[muratokato]

" 'saf ak'' arakadaşımız sf'yendim diyen arkadaşlar sürekli birşeyler yazıyorlar.ama bunlar çözüm getirmiyor.demiş. üstüme alındım ve yazdım. " muratokato

. . . Merak ettim şimdi; acaba ben gerçekten böyle dedim de Admin sildi mi o sözleri....?
. . . Senin algıladığın gibi yazmış olsaydım bile muratokato, bunu üzerine alınacak son kişi sen olmalıydın. Hem sen SF'yi yenmişsin. Öyle değil mi? 12 Oca 2007, Cum 22:36 tarihli mesajında "sf yi yendim demek için soğukkanlı olmak gerekiyor.herşeye sinirlenmemek gerekir." diyorsun. O halde soğukkanlı ol ve yazımı tekrar oku ve "İşte bak burada "Bunlar çözüm getirmiyor." demişsin" diye göster !.. Biliyorum ki sen o yazıda yazılanı anlamak için gerekli seviyenin çok üstündesin. Orada yazmayan şeyleri üstüne alınmanın sebebini bilmek istedim ve senin tavsiyen üzerine bütün yazılarını okudum ve bunu açıklayacak bir şey de bulamadım. Şimdi ben senden yazdıklarımı okumanı isteyeceğim. Artık buna hakkım var. Göreceksin ki aynı melodiyi çalıyoruz, farklı oktavlardan... O kadar da olacak artık!. Birbirimizin kopyası olacak değilizya !

arkadaşım 'saf ak' üzerine alınmakla sinirlenmek(yani soğukkanlı olamamak) arasındaki farkı bize açıklayabilirmisin?
benim bildiğim üzerine alınmak;ortaya bir konu atıldığında ilgili kişilerin bilgi,öneri,ve daha önceki söylemleriyle alakalı ise cevap karşıt görüşlerini dile getirmesidir.asıl tam tersi onu ilgilendirdiği halde dile getirmesse,çekingen olursa o zaman asosyal olmazmı?
biz sf'lilerin şikayet ettiği ortak noktası bu değilmi zaten.
toplumda görüşlerini dile getirememek değilmi zaten
doğru olduğunu bile bile konuşamamak değilmi zaten
herkes bana güler bu düşüncemi açıklarsam fobisi değilmi zaten.

sen bunları yaşamadınmı?

ama eyer edebiyatta ''üzerine alınmak''ile ''soğukkanlı olamamak,sinrlenmek'' fiilleri aynı anlamda ise onu bilmiyorum.
ama eyer öyle ise ben yazımı yukarıda anlattığım kendi bildiğim şekilde düşünerek yazdım.
burada bir yanlış anlaşılma varsa onu düzeltmek isterim.

ikinci husus;21ocak200,pzr04:22'de
''zaman zaman görüyoruz;bazı arkadaşlar bir çözüm geliştidiğini ve sf'yi yendiğini söyleyerek çözümlerini anlatan yazılar yazıyorlar.ve hep aynı klasik durum gerçeleşiyor:yazılanlar -içeriği ve doğruluğu ne olursa olsun-hemen hemen hiç kimseye pek bir şey ifade etmiyor.bu durumda;yazan kişide;büyük hayal kırıklığına uğrayıp diğerlerini anlayışsızlıkla şuçlamaya başlıyor.karşılığını da alıyor tabii.''
bu yazıyı sen yazdınmı yazmadınmı?
eyer sen yazmadıysan bu yanlış anlamayı düzeltmek ve özür dilemek isterim.
fakat sen yazdın ise;bu yazında sen hem ben ve benim gibi çözüm önerisi getirenlerin adına,hemde bunları uygulayan kişilerin adına onları temsil eder gibi sözler yazmışsın.
yukarıda alıntıdaki yazında''birbimizin kopyası olacak olacak değilizya'' demişşin.
ama herkes aynı şeyi düşünüyormuş gibi bu forumdaki insanların adına yorum yapmışşın.
nereden biliyorsun öyle düşündüklerini ve düşündüğümü?
hem bir tane arkadaşımız polen tedavisine başladığını ve yavaş yavaş etkisini hissettiğini söyledi.
ben inanıyorumki 6-7 sonra bu arkadaşımız gibi tedaviden olumlu sonuç alıp burada belirten insanlar olacak.
düşünceler farklıdır ama nörolojik yapımız aynıdır.
benim farklı bir nörolojik yapım ve MSS'mim var veya öyle değildir diyen var ise;
buyrun hodri meydan!
birde bunlar çözüm getirmiyor dediğim ise sadece doktorların çözümlerini kastettim.lavinya ya sağlık sektöründeki rantdan bahsettim.orayı atladın galiba.bu sitede çözüm önerenleri kastetmedim.'işte bak burada' diye başlayan cümlende ne demek istediğini anlamadım.açıklarsan sevinirim.

sonuç olarak yazdığın yazı benide ilgilendirdiği için üzerime alınarak yazdım ve daha önce tavsiye edilmemiş bir önerim olduğunu söyledim.ama sana asla kızmadım ve sinirlenmedim.
sadece aramızda paradigma(anlayış,kavrama)farkı var.sende bunu belirtmişsin zaten.
ama biyolojik yapımız aynı.
sence yazdığın yazı benide ilgilendirmiyormu?

mesala;benim yazdığım yazıları bir psikolog veya nörolog okuyup bana cevap veya eleştiri yazabilir.bu gayet normaldir.çünkü onu ilgilendiriyor.

hem normal insanda sinirlenebilir.önemli olan öfkeyi kontrol etmektir.soğukkanlılıktan kasıt budur.
yoksa hiçbirşeye sinirlenmem diyen insanın ya sorunu vardır,yada yalan söylüyordur.
yanlış anlaşılmaları ortadan kaldırmak dileğiyle.
kendine iyi bak.

[Romanyadan]

Istanbul, Anlara ve Izmir disinda daha kucuk sehirlerde yasayan arkadaslarimdan aldigim mesajlarda bu yerlerde 100 kisilik bir grubun olusturlamayacagi konusunda umitsiz tepkiler aliyorum.

Sevgili arkadaslar,
Burada herkes bulundugu sehri yazarsa bir sure sonra nerede kac kisinin ortak bir calisma yapabilecegini saptamis olacagiz oncelikle.
Ve yukarida bahsettigim coklu grup sistemi sadece bir ornekti. Pek tabii bu konuda cesitli acilimlar olabilir.

Ornegin, bir kac kisiden 10 veya 20 kisiye kadar olan sehirlerde tum arkadaslarimiz baslangic olarak bir mekanda, cafede, cay bahcesinde v.s. bulusabilirler veya kendi aralarinda piknik organizasyonu yapabilir, cesitli sosyal etkinliklere birlikte katilabilirler.

Yalniz basimiza yapamayacagimiz, gidemeyecegimiz eylemleri bir kac kisi oldugumuzda daha kolaylikla yapabiliriz.

Burada gozden kacirilmamasi gereken husus, ornegin girmeyi dusundugumuz kalabalik bir ortamda (alisveris merkezi, cafe, sinema, clupler vs.) yalniz olmayisimiz ve yanimizdaki kisi veya kisilerin de tasidigimiz temel endiseyi biliyor olmalari ve kendilerinin de ayni endiseyi barindirmalari bizlerin tedirginligini buyuk olcude azaltacaktir. Bir nevi bizi bekleyen olumsuzluklara karsi ayni paydada bulusan, ayni yolun yolculugunu yapmis, ayni sikintilardan gecmis ortak bir azmin savasini sergileyecegiz.

Tekrar soyluyorum; bizim ilacimiz yine kendimizde ve basarabildigimiz takdirde yapacagimiz ortak eylemlerdedir. Daha cesur olmak ve kendi aramizda gruplasmak gerekiyor sadece.

[deagolbrandybuck]

Istanbul, Anlara ve Izmir disinda daha kucuk sehirlerde yasayan arkadaslarimdan aldigim mesajlarda bu yerlerde 100 kisilik bir grubun olusturlamayacagi konusunda umitsiz tepkiler aliyorum.

Sevgili arkadaslar,
Burada herkes bulundugu sehri yazarsa bir sure sonra nerede kac kisinin ortak bir calisma yapabilecegini saptamis olacagiz oncelikle.
Ve yukarida bahsettigim coklu grup sistemi sadece bir ornekti. Pek tabii bu konuda cesitli acilimlar olabilir.

Ornegin, bir kac kisiden 10 veya 20 kisiye kadar olan sehirlerde tum arkadaslarimiz baslangic olarak bir mekanda, cafede, cay bahcesinde v.s. bulusabilirler veya kendi aralarinda piknik organizasyonu yapabilir, cesitli sosyal etkinliklere birlikte katilabilirler.

Yalniz basimiza yapamayacagimiz, gidemeyecegimiz eylemleri bir kac kisi oldugumuzda daha kolaylikla yapabiliriz.

Burada gozden kacirilmamasi gereken husus, ornegin girmeyi dusundugumuz kalabalik bir ortamda (alisveris merkezi, cafe, sinema, clupler vs.) yalniz olmayisimiz ve yanimizdaki kisi veya kisilerin de tasidigimiz temel endiseyi biliyor olmalari ve kendilerinin de ayni endiseyi barindirmalari bizlerin tedirginligini buyuk olcude azaltacaktir. Bir nevi bizi bekleyen olumsuzluklara karsi ayni paydada bulusan, ayni yolun yolculugunu yapmis, ayni sikintilardan gecmis ortak bir azmin savasini sergileyecegiz.

Tekrar soyluyorum; bizim ilacimiz yine kendimizde ve basarabildigimiz takdirde yapacagimiz ortak eylemlerdedir. Daha cesur olmak ve kendi aramizda gruplasmak gerekiyor sadece.

Gunaydin forumu pek takip etmiyorsun sanirim bu dediklerin zaten senelerdir yapiliyor