islami yaşamla depresyon ve takıntılarım bitti

Sosyal fobiyi yenenler..Hastalığı yenme sürecinde yaşadıklarınız..Söylemek istedikleriniz..
sigmund

Re: islami yaşamla depresyon ve takıntılarım bitti

Mesaj gönderen sigmund »

Yazışmaların giderek tartışmaya doğru ilerlemesi sebebiyle başlığı kilitliyorum. Bilginize.
savasci-kiz

Re: islami yaşamla depresyon ve takıntılarım bitti

Mesaj gönderen savasci-kiz »

Din yüzünden gerilemedik, gerilediğimiz için dinden ayrıldık. Peyami Sefa
Kullanıcı avatarı
domates
Mesajlar: 837
Kayıt: 18 Haz 2008, 16:02

Re: islami yaşamla depresyon ve takıntılarım bitti

Mesaj gönderen domates »

Yazışmaların giderek tartışmaya doğru ilerlemesi sebebiyle başlığı kilitliyorum. Bilginize.
dur ben kitliyim [smilie=crazy_pilot.gif]
Artık tartışma olmuyor, ne güzel kardeş kardeş yazışıyoruz. Demek bir yerlere gelinmiş, bilinçlenilmiş. Ama forumun eski aktifliği yok nedense. Sevinmeli mi üzülmeli mi anlamadım.
Forum yine İstanbul'da yaşayanlara güzel, diğer illerde yaşayanlar olarak buluşma falan düzenleyemiyoruz.
sosyalfobi : geçici çekingen zar
Misanthrope

Re: islami yaşamla depresyon ve takıntılarım bitti

Mesaj gönderen Misanthrope »

ensenizdeyim :P

ayrıca istanbulda da buluşma olmuyor aylardır.. merak etme.
Kullanıcı avatarı
mahsunkul
Mesajlar: 6009
Kayıt: 22 Nis 2008, 21:04
Konum: _İStAnBuL_

Re: islami yaşamla depresyon ve takıntılarım bitti

Mesaj gönderen mahsunkul »

evet bi buluşma olsun artık... ama forum baya bi sakin, biraz canlanmasını beklesekmi diye düşünmüştüm. gerçi forumda bi yer kaçmıyo ya .. yeni arkadaşlar ile yeni buluşmalarda düzenlenebilir ilerde.
..............Resim.................~~Resim
nosferatu
Mesajlar: 181
Kayıt: 18 Tem 2009, 21:34

Re: islami yaşamla depresyon ve takıntılarım bitti

Mesaj gönderen nosferatu »

olsa ne yazar olmasa ne yazar.

benimle konuşsa biraz dayan senin her istediğini gerçekleştireceğim dese, bana ne zaman artık rahatçana başımı yastığa koyacağımı soylese, hiçbir faydası yok.

ben ne yapacağım, nasıl yapacağım, nasıl başaracağım, kalakalacağım, o zaman ne yapacağım çok merak ediyorum.
nosferatu
Mesajlar: 181
Kayıt: 18 Tem 2009, 21:34

Re: islami yaşamla depresyon ve takıntılarım bitti

Mesaj gönderen nosferatu »

başlıktakileri okumadan yazmısım, biraz alakasız kalmıs.
Kullanıcı avatarı
domates
Mesajlar: 837
Kayıt: 18 Haz 2008, 16:02

Re: islami yaşamla depresyon ve takıntılarım bitti

Mesaj gönderen domates »

kalsa ne yazar kalmasa ne yazar, boşver! :)
sosyalfobi : geçici çekingen zar
Kullanıcı avatarı
blackpine
Mesajlar: 131
Kayıt: 12 Eki 2008, 22:51

Re: islami yaşamla depresyon ve takıntılarım bitti

Mesaj gönderen blackpine »

. Din insanların acılarını dindirici bir ağrı kesicidir."[/quote]



Din; insanların acılarını dindiren, uyuşturup hissettirmeyen bir ağrı kesici değildir. Din; yaratmış olduğu insanların nasıl huzurlu ve mutlu olacağını bilen yaratıcı tarafından bizlere sunulan büyük bir nimettir. Yani acılarımızı TEDAVİ ETMEYE yarayan düstürları bizlere öğretir.

Sosyal fobi konusunda elbette faydası olabilir. Fakat hastalıklarda ilaç ve doktor tedavisi de esastır. Fakat benim şahsi görüşüm bu hastalığın düşünceleri değiştirmekle büyük ölçüde aşılacağıdır. ( ben bir kısmını aştım, ama aşamadığım yerler de var malesef :( ama ilaç kullanmayı istemiyorum. ) Sonuçta ne olursa olsun yaşadığımız hayatta HİKMETSİZ, GEREKSİZ ve BOŞ hiç bir şey yok. Bunu bilmek bile insanı rahatlatıyor. Ayrıca bizim aklımızın bazı şeyleri kavrayamaması o şeyi de hikmetsiz hale getirmez.

İnancı ne olursa olsun herkesin bu rahatsızlığı aşabilmesi temennisiyle...
Kullanıcı avatarı
caferali
Mesajlar: 3210
Kayıt: 03 Oca 2006, 11:06
Konum: balıkesir&bursa

Re: islami yaşamla depresyon ve takıntılarım bitti

Mesaj gönderen caferali »

otto_rino yazdı:
caferali yazdı:Bir filozof der ki:

"Din; anlamsız, ruhsuz bir dünyanın ruhudur, kalpsiz dünyanın kalbidir, acı çeken insanların haykırışıdır. Din insanların acılarını dindirici bir ağrı kesicidir."
marx' ın (belirtmek istemeyişinin nedeni?) bu görüşü ile hiç bir zaman barışık olamadım...kolaylıkla bir çoklarını memnun edecek farklı anlamlara çekilebilecek bir ifade tarzına sahip...dinin kalple, ya da gönülle değil, doğrudan çıkarlarla ilgisi var...o nedenle önerme şu biçime sokulursa yerinde olur bence: din, anlamsız, ruhsuz bir dünyanın, anlamsız, ruhsuz bir uzantısıdır, acı çeken insanları dizginlemenin en etkin yoludur. din insanların acılarını dindirici ölümcül bir zehirdir.
Bence Marx'ın orijinal sözlerinden biridir. Diyalektik dünya görüşünün somutlaşmış bir biçimi..
Din, anlamsız dünyayı anlamlı kılma çabasıdır. Sebep değil sonuçtur.

Birilerinin Marx'ın sözünden memnun olmaları kötü bi şey değildir.

Dinin acı çeken insanları dizginleme rolü, dinin var oluşunun nedeni değil, dinin egemen unsurlarca kullanımının sonucudur. Zira Marx'ın arkadaşı Engels ilk hristiyanların durumunu betimlerken onlardan 'devrimci' ve 'sosyalist' diye bahsder. Eğer din, sadece, acı çeken insanları dizginlemek için icat edilmiş bir araç olsaydı; ilk hristiyanlar, ilk müslümanlar da olmazdı.
de te fabula narratur
Kullanıcı avatarı
otto_rino
Mesajlar: 325
Kayıt: 15 Eki 2008, 19:24
Konum: izmir

Re: islami yaşamla depresyon ve takıntılarım bitti

Mesaj gönderen otto_rino »

caferali yazdı:
otto_rino yazdı:
caferali yazdı:Bir filozof der ki:

"Din; anlamsız, ruhsuz bir dünyanın ruhudur, kalpsiz dünyanın kalbidir, acı çeken insanların haykırışıdır. Din insanların acılarını dindirici bir ağrı kesicidir."
marx' ın (belirtmek istemeyişinin nedeni?) bu görüşü ile hiç bir zaman barışık olamadım...kolaylıkla bir çoklarını memnun edecek farklı anlamlara çekilebilecek bir ifade tarzına sahip...dinin kalple, ya da gönülle değil, doğrudan çıkarlarla ilgisi var...o nedenle önerme şu biçime sokulursa yerinde olur bence: din, anlamsız, ruhsuz bir dünyanın, anlamsız, ruhsuz bir uzantısıdır, acı çeken insanları dizginlemenin en etkin yoludur. din insanların acılarını dindirici ölümcül bir zehirdir.
Bence Marx'ın orijinal sözlerinden biridir. Diyalektik dünya görüşünün somutlaşmış bir biçimi..
Din, anlamsız dünyayı anlamlı kılma çabasıdır. Sebep değil sonuçtur.

Birilerinin Marx'ın sözünden memnun olmaları kötü bi şey değildir.

Dinin acı çeken insanları dizginleme rolü, dinin var oluşunun nedeni değil, dinin egemen unsurlarca kullanımının sonucudur. Zira Marx'ın arkadaşı Engels ilk hristiyanların durumunu betimlerken onlardan 'devrimci' ve 'sosyalist' diye bahsder. Eğer din, sadece, acı çeken insanları dizginlemek için icat edilmiş bir araç olsaydı; ilk hristiyanlar, ilk müslümanlar da olmazdı.
anlamsızlığın içinin saçmalıkla doldurulması ne gibi bi anlam ifade edebilir ki...evet din sebebin kendisi değildir ancak bence geçerli bi sonuç olarak da görülemez...safsatadır...

birilerinin marx'ın sözünden memnun olması kötü bir şey değildir, ancak birilerinin marx'ın sözünü farklı anlamlara çekebilmesi ve kazandırdığı bu yan anlamlar üzerinden desteklemesi kötü bir şeydir...burada kastedilen özellikle de 'kalpsiz dünyanın kalbidir' ifadesi...

inanca yeni bir yön veren kişi hükmeder, kontrol eder ve bunu gerçekleştirmesini sağlayan araç dini hükümlerdir, yüce bir güç tarafından indirildiğini iddia ettiği kutsal metindir...ancak 'din' yerine 'inanç' dersek durum değişebilir...zira inanç, din olmadan da varolabilir...din, inancı belirli bir raya oturtmak, sistematik hale getirmek için ortaya atılır...bu yeni sistem ise toplumları yönetmek, kontrol altında tutmak gibi amaçlara hizmet eder...yoksa saf duygularla ortaya atılmış bir sistemin giderek egemen unsurların boyunduruğu altına girmesi söz konusu değil bence...bahsedilen egemen unsurların başında yeni bir dini ortaya atan kişi gelir...ardından da ilk destekçileri...ilk hıristiyanlar, ilk müslümanlar vs...
Kullanıcı avatarı
kaşif
Mesajlar: 2064
Kayıt: 03 Oca 2006, 00:00

Re: islami yaşamla depresyon ve takıntılarım bitti

Mesaj gönderen kaşif »

sen bu işlerden anlamassın, git kedi filan kes.. dinin zerresinden haberi olmayan bi adam dinin ne olup ne olmadığını söyleyemez
Kullanıcı avatarı
caferali
Mesajlar: 3210
Kayıt: 03 Oca 2006, 11:06
Konum: balıkesir&bursa

Re: islami yaşamla depresyon ve takıntılarım bitti

Mesaj gönderen caferali »

anlamsızlığın içinin saçmalıkla doldurulması ne gibi bi anlam ifade edebilir ki...evet din sebebin kendisi değildir ancak bence geçerli bi sonuç olarak da görülemez...safsatadır...

birilerinin marx'ın sözünden memnun olması kötü bir şey değildir, ancak birilerinin marx'ın sözünü farklı anlamlara çekebilmesi ve kazandırdığı bu yan anlamlar üzerinden desteklemesi kötü bir şeydir...burada kastedilen özellikle de 'kalpsiz dünyanın kalbidir' ifadesi...

inanca yeni bir yön veren kişi hükmeder, kontrol eder ve bunu gerçekleştirmesini sağlayan araç dini hükümlerdir, yüce bir güç tarafından indirildiğini iddia ettiği kutsal metindir...ancak 'din' yerine 'inanç' dersek durum değişebilir...zira inanç, din olmadan da varolabilir...din, inancı belirli bir raya oturtmak, sistematik hale getirmek için ortaya atılır...bu yeni sistem ise toplumları yönetmek, kontrol altında tutmak gibi amaçlara hizmet eder...yoksa saf duygularla ortaya atılmış bir sistemin giderek egemen unsurların boyunduruğu altına girmesi söz konusu değil bence...bahsedilen egemen unsurların başında yeni bir dini ortaya atan kişi gelir...ardından da ilk destekçileri...ilk hıristiyanlar, ilk müslümanlar vs...
Saf duygularla ortaya atılmış bir düşüncenin giderek egemen unsurların kontolüne girmesi söz konusudur. Hatta devrimci bir hareketin üst yapı kurumu olan bir ideoloji de giderek egemen unsurun aracına dönüşebilir.
Çünkü maddeyi belirleyen düşünce değil, düşünceyi belirleyen, şekillendiren, yöneten maddi gerçekliktir.
Örneğin demokrasi burjuva devriminin ideolojidir. Ancak ilerleyen süreçte burjuvazi egemen hale gelince, demokrasi, burjuva egemenliğinin aracı haline gelerek devrimci özelliğini yitirip tutuculaşmıştır. Hatta 'reel' sosyalizm de ilerleyen süreçte Rusya ve uydularında yeni bir egemen unsurun ideolojisi ya da kendini meşrulaştırma aracı haline geldi.

Konu başlığına dönersek, din ile depresyonu yenmek mümkündür. Çok kötü durumda olan insanlar görüyorum ama inançları sayesinde tüm acılarını unutuyorlar.
Din ağrıyı keser ama tedavi etmez. Çünkü acının kaynağı hala ortada duruyor. Depresyona sebep olan işsizlik, yalnızlık, yoksulluk veya sosyal fobi gibi sebepler ortada dururken bunların vereceği acıların yok olması iyi mi kötü mü orasını bilmiyorum..
de te fabula narratur
Kullanıcı avatarı
domates
Mesajlar: 837
Kayıt: 18 Haz 2008, 16:02

Re: islami yaşamla depresyon ve takıntılarım bitti

Mesaj gönderen domates »

o zaman "din, yasal afyondur." diyorsun.
sosyalfobi : geçici çekingen zar
Kullanıcı avatarı
otto_rino
Mesajlar: 325
Kayıt: 15 Eki 2008, 19:24
Konum: izmir

Re: islami yaşamla depresyon ve takıntılarım bitti

Mesaj gönderen otto_rino »

caferali yazdı:
anlamsızlığın içinin saçmalıkla doldurulması ne gibi bi anlam ifade edebilir ki...evet din sebebin kendisi değildir ancak bence geçerli bi sonuç olarak da görülemez...safsatadır...

birilerinin marx'ın sözünden memnun olması kötü bir şey değildir, ancak birilerinin marx'ın sözünü farklı anlamlara çekebilmesi ve kazandırdığı bu yan anlamlar üzerinden desteklemesi kötü bir şeydir...burada kastedilen özellikle de 'kalpsiz dünyanın kalbidir' ifadesi...

inanca yeni bir yön veren kişi hükmeder, kontrol eder ve bunu gerçekleştirmesini sağlayan araç dini hükümlerdir, yüce bir güç tarafından indirildiğini iddia ettiği kutsal metindir...ancak 'din' yerine 'inanç' dersek durum değişebilir...zira inanç, din olmadan da varolabilir...din, inancı belirli bir raya oturtmak, sistematik hale getirmek için ortaya atılır...bu yeni sistem ise toplumları yönetmek, kontrol altında tutmak gibi amaçlara hizmet eder...yoksa saf duygularla ortaya atılmış bir sistemin giderek egemen unsurların boyunduruğu altına girmesi söz konusu değil bence...bahsedilen egemen unsurların başında yeni bir dini ortaya atan kişi gelir...ardından da ilk destekçileri...ilk hıristiyanlar, ilk müslümanlar vs...
Saf duygularla ortaya atılmış bir düşüncenin giderek egemen unsurların kontolüne girmesi söz konusudur. Hatta devrimci bir hareketin üst yapı kurumu olan bir ideoloji de giderek egemen unsurun aracına dönüşebilir.
Çünkü maddeyi belirleyen düşünce değil, düşünceyi belirleyen, şekillendiren, yöneten maddi gerçekliktir.
Örneğin demokrasi burjuva devriminin ideolojidir. Ancak ilerleyen süreçte burjuvazi egemen hale gelince, demokrasi, burjuva egemenliğinin aracı haline gelerek devrimci özelliğini yitirip tutuculaşmıştır. Hatta 'reel' sosyalizm de ilerleyen süreçte Rusya ve uydularında yeni bir egemen unsurun ideolojisi ya da kendini meşrulaştırma aracı haline geldi.

Konu başlığına dönersek, din ile depresyonu yenmek mümkündür. Çok kötü durumda olan insanlar görüyorum ama inançları sayesinde tüm acılarını unutuyorlar.
Din ağrıyı keser ama tedavi etmez. Çünkü acının kaynağı hala ortada duruyor. Depresyona sebep olan işsizlik, yalnızlık, yoksulluk veya sosyal fobi gibi sebepler ortada dururken bunların vereceği acıların yok olması iyi mi kötü mü orasını bilmiyorum..
demokrasi ya da sosyalizmin başına gelenlerden yola çıkarak din için de aynı sonuca varılamaz zira sistematik hale getirilmiş inancın dev bir yalan üstüne kurulu olması onu saflık kavramından çok çok uzak bir yere konumlandırır...

din ile depresyonu yenmek mümkün olabilir...din her açıdan doğrudan çıkarlar üzerine kuruluyken dindar bir insandan başka bir düşünce tarzı beklenemez zaten...inancının ve ibadetinin karşılığının mutlaka verileceğini düşünen biri kendisini daha iyi hissedebilir evet, ancak bu inancını doğrulayıcı hatta aklayıcı bir etken olarak görülemez...her zamanki gibi çıkarlar söz konusudur ve bunun gereği yapılmaktadır...bilerek ya da bilmeyerek...
Kilitli