beni senin yokluğunda bırakarak
bir korkuluğun yalnızlığıyla açtım kollarımı hüzün tarlalarında
nemli bir kumaştan yapılmıştı gözlerim
yıpranmış
ve eski
ama rengi hala
hala
kahverengi...
ve bir korkuluğun kıpırtısızlığında çakılı kalmak oldu benim kaderim
ve kollarım
çalıdandı
ve parmak uçlarıma dek kurumuştu bütün bedenim
üstelik sarılamadıkça kendime
azalıp duruyordum gün gün
ve gece gece
tükeniyordum, her "çıt" sesinde …
ve kalakaldım bir korkuluğun kimsesizliğiyle küskün
önce ayrılıklar kavurdu
ve çekildi gövdemin içinde gizleyip durduğum hayat
sonra da yağmurlar geldi
ve yer altına süzüldü,yan yana düşmüş ayak izlerimiz bile
artık bizi saklayan tek bir "iz" yoktu
bir aşktan her neyimiz kaldıysa
silindi, yeryüzünden…
beni senin yokluğunda bırakarak
bir korkuluğun yalnızlığıyla açtım kollarımı hüzün tarlalarında
nemli bir kumaştan yapılmıştı gözlerim
yıpranmış
ve eski
ama rengi hala
hala
kahverengi...
ve kuşlar geçiyordu uzaktan
uzaktan, hep çok uzaktan
bense duruyordum kalmalara mecbur
yorgun bir korkuluğun çaresizliğiyle susarken
sızlıyordum
sızıyordum, en çokta gözlerimden
çok
çok
çok
acıyordum birde
acıyordum
tıpkı bir bez parçası gibi
yırtılırken ...
beni senin yokluğunda bırakarak
bir korkuluğun
yalnızlığıyım
şimdi
kimseyi üzmeyen…
Bostan Korkuluğu gibi yaşamak (en büyük palavram MUTLUYUM!!)
- sadakatsizz
- Mesajlar: 12
- Kayıt: 13 Mar 2010, 23:57
Re: Bostan Korkuluğu gibi yaşamak (en büyük palavram MUTLUYUM!!)
kutlarım
Bu dünya, bir misafirhanedir. Ebedi hayatı isteyenler, misafirhanedeki vazifelerine dikkat gösterdikleri nisbette memnun edilirler.
-
- Mesajlar: 60
- Kayıt: 02 Haz 2011, 20:46
Re: Bostan Korkuluğu gibi yaşamak (en büyük palavram MUTLUYUM!!)
şiirlerle aram pek iyi olmasada güzel bir şiir.zevkle okudum.