sosyal fobiyi azaltacak yöntemler

Sosyal fobiyi yenmek için uyguladıklarınız..
Kullanıcı avatarı
gizemliinsan
Mesajlar: 945
Kayıt: 29 Tem 2008, 18:38
Konum: ankara

Mesaj gönderen gizemliinsan »

rezil olmazsın döversen reisi döversin burda sorun yok.ama dövülürsende reisle kavga eden çocuk olursun yine sorun yok cunku kaybetceğin bisey yok
hmmm gizemli...
misa fir

Mesaj gönderen misa fir »

FAZLA DISARI CIKMAMAK
COK GEREKMEDIGI TAKTIRDE KIMSEYLE MUHATTAP OLMAMAK
KALABALIKTAN UZAKDURMAK
INSANLARI ONEMSESENDEN ONEMSEMIYORMUS GIBI YAPMAK
FALAN FILAN
BENIM TAVSIYELERIM KIMSE UYGULANSIN DIYE BI ZORUNLULUGU YOK
BEYENEN BEGENIR BEGENMEYEN BEGENMEZ.....
AMAM SONUCTA DOGRU BUNLAR
BUNLARI YAPTINMI FAZLA HISSETMIYORSUN FOBIYI
asa
Mesajlar: 270
Kayıt: 27 Ağu 2008, 14:14

Mesaj gönderen asa »

bence bu sosyal fobi insanın içeriye tıkılı kalmasından ortaya çıkıyor ben kendimden örnek vereyim dışarıda arkadaşlarla gezdiğim zaman kafam tam tersine daha çok dinleniyor nedenide evde fazlaca hayal kuruyorsun kafan yoruluyor hayal kuracağına çık dışarı gerçek olanı yaşa , eve tıkıldığımda tamamen hortluyor benim fobiler, evden bıktım artık ,belkide fobileri büyük ölçüde atlatmamı sağlayanda bu evden bıkma olayı,sizin hiç yakın arkadaşınız yokmu ben arkadaşlarla gezerken neredeyse tamamen gidiyor fobiler bazı zamanlar hariç tabi , arkadaşınızla gezmeye bakın, pikniğe gidin , denize gidin hiç olmadı parka gidin orada oturup insanları gözlemleyin ,fobinin en büyük düşmanıdır gözetlemek çünkü fobinin etkisini kırar ,ben denedim etkisi kanıtlandı , insan etrafına hakim olunca korkular kalkıyor bu aynı şuna benziyor mesela yatağının altında hamam böceği olduğunu düşünüyorsun , kalkıp bakmazsan kafayı yiyorsun ama bakarsan hamam böceğini görsen bile en azından nerede olduğunu görüyorsun o bile rahatlatıyor insanı buda böyle bişey hamam böceğinin nerede olduğuna bakın :lol: en azından insanların kendi halinde yaratıklar olduğunu göreceksiniz
mutlu sayılır

mutlu sayılmaz

ama hangisi karar ver artık canım aaaaaaaaa

olmazki.................
asa
Mesajlar: 270
Kayıt: 27 Ağu 2008, 14:14

Mesaj gönderen asa »

birde bütün insanlarda fobi var bunu anladım, insanlara bakıyorsunuz koyun sürüsü gibi, kendi hayatlarını kabüllenmişler şöyle bir gözetleyin 40 kişilik bir sınıfta hep 2 -3 sivrilmiş insan oluyor insanlar onlara özeniyor o küçücük grup o koskoca sınıfı etkisi altına alıyor ,bizim o koca sınıftan farkımızda komplekse girmemiz yani bizim özümüzde isyan var ondan dolayı sosyal fobiliyiz o kültürlü sivri küçük grubu kabül edemiyoruz kendimizi geliştirmeye çalışmamızın kendimizi beğenmememizin özündede bu yatıyor gariban olduğumuzu kabul etmiyoruz bence olması gerekende bu biz koyun olamayız ama kendimizide yerden yerede vurmamalıyız.Fazla kompleks bize zarar veriyor ,sinirimizi bozuyor ben bunu anladım 15 senede belkide sizin için durumda farklı olabilir ama ben kompleksli bir insanım herkesde bana sen komplekslisin diyor bundan kurtulmam şart zaten bundan kurtulursam tüm dertlerim biter sf denen şey kalmaz çünkü yürümemden tutta boyuma saçıma kadar hiçbişey memnun etmiyor beni bide geri planda kalmaktan nefret ediyorum
mutlu sayılır

mutlu sayılmaz

ama hangisi karar ver artık canım aaaaaaaaa

olmazki.................
sessizfırtına

Mesaj gönderen sessizfırtına »

ya bu başlıkta yazılanların ilk 3-4 yazısını okudum da biz hep birileri bize zarar verecekmi korkusuyla yaşıyoruz. onlara karşı gelecek gücümüz olmadığını düündüğümüzden birileri her an zarar verebilir düşüncesiyle tetikteyiz.Tabi bunlar geçmite üst üste yaadığımız benzer olaylar sonucunda kendimize öğrettiğimiz, sözde kanıtladığımız düşünceler. Kahrolası düşünceler :cry:
sessizfırtına

Mesaj gönderen sessizfırtına »

asa yazmış
Fazla kompleks bize zarar veriyor ,sinirimizi bozuyor ben bunu anladım 15 senede belkide sizin için durumda farklı olabilir ama ben kompleksli bir insanım herkesde bana sen komplekslisin diyor bundan kurtulmam şart zaten bundan kurtulursam tüm dertlerim biter sf denen şey kalmaz çünkü yürümemden tutta boyuma saçıma kadar hiçbişey memnun etmiyor beni bide geri planda kalmaktan nefret ediyorum.
bu kompleks olayına katılıyorum. belki o da yaşadığımız kötü olaylar sonucu oluşturduğumuz bi şey. olaylar bizi komplike etti :). ama işte öle ince bi çizgi ki kime neye karşı cevap vermem gerekli ki benimle dalga geçilmesin, ya da kimi neyi es geçmeliyim ki kendimi rahat hissedeyim. bilemiyorummm...
uykucu

Mesaj gönderen uykucu »

yürürken insanlar sana bakıyormuş gibi oluyorsa gözlerine bakma, karşıda bir nokta belirle gözünü oradan ayırma mesela bir tabela var karşıda ona bak bunu ünv. öğrendim belli bir zaman sonra alışıyorsun bu problem ortadan kalkıyor
Lisedeyken ya gibi burnumu yere eğip bozuk para arar gibi yürümüyorum ya da dediğin gibi gözümü bir yere sabitleyip güdümlü roket gibi ilerliyordum. Böyle yürüyen birisi inan ki sağa sola bakan birisinden daha çok dikkat çekiyor. Kimisi "aaa bak robokop" diyor (ozamanlar matrix gibi bir filmdi.. :) ) kimisi "embesil galiba.." diyor. bunlar benim duyduklarım.

Şimdi gibi insanların bana bakmasından veya onlara bakmamdan rahatsız olduklarını düşündüğüm ve bundan kendimi alamadığım için sağa sola , kırmızı arabaya, daldaki kuşa, yerdeki kediye, arkama bakarak yürüyorum. Ama bu şimdiye kadar beni hiç bir dertten kurtarmadı ben hala rahatsız oluyorum, zaten rahatsız olduğum için böyle yapıyorum.

Aklımdaki şu fikirleri silebilecek bir yöntem olabilse keşke. O gerçek bir çözüm olurdu.
ünv. isen kendine arkadaşlar bul grupla hareket et bu seni yalnızlıktan kurtarır arkadaşların sana cesaret verir mesela ben sınavlara derslere arkadaşlarla giderdim en büyük artısı grup halinde gittiğinden herkez sana bakmıyor
evet üniversitenin ilk günlerinde her ilkte olduğu gibi kendime söz verdim "bu kez başka biri olacağım. kimse beni tanımıyor. kendim gibi değil başkası gibi davranacağım." Bu sözümü tuttum ve kendim bir arkadaş topluluğu oluşturdum. Evet bunu ben yaptım. Arkadaş edinme özürlü birisi olarak benim için olağanüstü birşeydir. Evlerine gidiyor vakit geçiriyordum . Onları organize ediyordum. Ne zaman ne yapabiliriz. İlk bir kaç hafta çok iyiydi. Kızlara karşı da pek bir sıkıntım kalmamıştı. Arkadaş olabiliyor, iltifat edebiliyordum. Hatta bir tanesi bana çıkma teklifi bile etti (ben edemedim :) ). Uzun süreli bir ilişkimiz oldu. Ona yaklaştıkça diğer arkadaşlarımdan uzaklaşmaya başladım. Bir gün o da bitti. Şimdi ne arkadaşım var ne sevgilim. :roll:
kendini olduğun gibi kabul et bunu okuldayken kütüphanede kitaplara bakıyordum, kitabın birinde gördüm sürekli kendime telkinde bulundum,işe yarıyor sapıttıkça içinden kendini olduğun gibi kabul et de rahatlamaya çalış
kesinlikle yetersiz. iş aramaya çalışırken bu telkini sürekli kendime uygulardım. "uykucu sen busun yavrum, senden enkaz bir sürü insan var, onlar iş buluyor, başarıyor da sen mi başaramayacaksın, aslansın kaplansın,"
"ferrarisini satan embesil (robin sharma)" diye bir kitap okumuştum. gayet sıkıcı bir kitaptı. neyse burada "her gün aynaya bakıp ne kadar muhteşem, yetenekli bir insan olduğunu kendine tekrarla" der. Bundan öncede bu tür kitaplar okumuştum her birinde benzer şeylr yazıyor. İnsan bunun doğru olabileceğini düşünüyor ama alakası yok.

Her gün bunu yapıyorum. Bir iş yaptıktan sonra kendimi yüksek sesle övüyorum. "Yahu ne kadar yetenekliyim bak bunu başkası yapamazdı ama BEN yaptım heh heh heee!" ama beceremeyince bütün o telkin yağmuru çöpe doğru sel oluyor. Bugün bir kamera yaktım. ve muhteşemlik falan kalmadı. "Ama ben böyleyim"
okula gitmeden önce kendi kendine başaracağım kendini motive et ilk başlarda yarıyor sonlara doğru performans kalmıyor ama yinede işini halletmiş oluyorsun "kendini yüksek seviyede motive et"
Okula giderken eğer seni seven saygı duyan bir arkadaş topluluğun varsa, böyle şeylere gerek kalmıyor. Gıcık öğretmenler dışında başarısız olduğum ders yoktu. Ama dersleri sevmekte lazım. Pazarlama dersinin hem hocası gıcıktı hem de bana hiç bir zaman bir şey ifade etmemişti. Zira pazarlamacı bir sosyal fobili de düşünemiyorum. :lol:
ayrıca evde sabah akşam müzik dinleyip hayal kurma sosyal fobiyi azdıran etkenlerin başında geliyor farkında olmasanda müzik kafa beyin bırakmıyor, klasik müzik hariç
buna kısmen katılıyorum: Her hangi bir müzik o anki düşünceni etkileyebiliyor. Ama müziksiz hayallerden kurtulamıyorum. Öyleki elime bir nesne aldığımda o nesneyi ne yapabilirim. O nesneyi nasıl modifiye etmeliyim ki başka bir işte kullanılsın. Bu gibi düşünceler bazen sadece o anımı değil haftalarımı ve aylarımı da işgal edebiliyor. düşünmekten kendimi alamıyorum . sürekli düşünüyor hayaller kuruyorum hala daha öyle. şu anda çalışmıyorum. evde kendi kendime programlama dili öğrenmeye çabalıyorum. yine başlıyorum "yav uykucu, şimdi sen şu javayı öğrencen, e muhteşemsin ya öğrenmezsen ayıp olur. şu icadı yaparsın..." bak bak bak ne kadar da yüksekten sallıyorum bide. :D 8) "... falan filan...dev bir şirket..." vayy hemen de şirket olduk. böyle gidersem larry page'yi de katlarım...

çok doğru. ama nasıl. hayak kurmadan duramıyorum. Bunu paxil kullanırken başarmıştım. istesem de düşünemiyordum. aklımdan geçirmeden dilimde bitiveriyordu sözler. ama ben ne yaptım. alışamadım. paxili bıraktım. iyi halt ettim. :evil:


daha yazacağım çok şeyler var ama şu anda hayal kurmaktayım. yazacaklarımı düşünemiyorum.

:lol:
uykucu

Mesaj gönderen uykucu »

yürürken insanlar sana bakıyormuş gibi oluyorsa gözlerine bakma, karşıda bir nokta belirle gözünü oradan ayırma mesela bir tabela var karşıda ona bak bunu ünv. öğrendim belli bir zaman sonra alışıyorsun bu problem ortadan kalkıyor
Lisedeyken ya gibi burnumu yere eğip bozuk para arar gibi yürümüyorum ya da dediğin gibi gözümü bir yere sabitleyip güdümlü roket gibi ilerliyordum. Böyle yürüyen birisi inan ki sağa sola bakan birisinden daha çok dikkat çekiyor. Kimisi "aaa bak robokop" diyor (ozamanlar matrix gibi bir filmdi.. :) ) kimisi "embesil galiba.." diyor. bunlar benim duyduklarım.

Şimdi gibi insanların bana bakmasından veya onlara bakmamdan rahatsız olduklarını düşündüğüm ve bundan kendimi alamadığım için sağa sola , kırmızı arabaya, daldaki kuşa, yerdeki kediye, arkama bakarak yürüyorum. Ama bu şimdiye kadar beni hiç bir dertten kurtarmadı ben hala rahatsız oluyorum, zaten rahatsız olduğum için böyle yapıyorum.

Aklımdaki şu fikirleri silebilecek bir yöntem olabilse keşke. O gerçek bir çözüm olurdu.
ünv. isen kendine arkadaşlar bul grupla hareket et bu seni yalnızlıktan kurtarır arkadaşların sana cesaret verir mesela ben sınavlara derslere arkadaşlarla giderdim en büyük artısı grup halinde gittiğinden herkez sana bakmıyor
evet üniversitenin ilk günlerinde her ilkte olduğu gibi kendime söz verdim "bu kez başka biri olacağım. kimse beni tanımıyor. kendim gibi değil başkası gibi davranacağım." Bu sözümü tuttum ve kendim bir arkadaş topluluğu oluşturdum. Evet bunu ben yaptım. Arkadaş edinme özürlü birisi olarak benim için olağanüstü birşeydir. Evlerine gidiyor vakit geçiriyordum . Onları organize ediyordum. Ne zaman ne yapabiliriz. İlk bir kaç hafta çok iyiydi. Kızlara karşı da pek bir sıkıntım kalmamıştı. Arkadaş olabiliyor, iltifat edebiliyordum. Hatta bir tanesi bana çıkma teklifi bile etti (ben edemedim :) ). Uzun süreli bir ilişkimiz oldu. Ona yaklaştıkça diğer arkadaşlarımdan uzaklaşmaya başladım. Bir gün o da bitti. Şimdi ne arkadaşım var ne sevgilim. :roll:
kendini olduğun gibi kabul et bunu okuldayken kütüphanede kitaplara bakıyordum, kitabın birinde gördüm sürekli kendime telkinde bulundum,işe yarıyor sapıttıkça içinden kendini olduğun gibi kabul et de rahatlamaya çalış
kesinlikle yetersiz. iş aramaya çalışırken bu telkini sürekli kendime uygulardım. "uykucu sen busun yavrum, senden enkaz bir sürü insan var, onlar iş buluyor, başarıyor da sen mi başaramayacaksın, aslansın kaplansın,"
"ferrarisini satan embesil (robin sharma)" diye bir kitap okumuştum. gayet sıkıcı bir kitaptı. neyse burada "her gün aynaya bakıp ne kadar muhteşem, yetenekli bir insan olduğunu kendine tekrarla" der. Bundan öncede bu tür kitaplar okumuştum her birinde benzer şeylr yazıyor. İnsan bunun doğru olabileceğini düşünüyor ama alakası yok.

Her gün bunu yapıyorum. Bir iş yaptıktan sonra kendimi yüksek sesle övüyorum. "Yahu ne kadar yetenekliyim bak bunu başkası yapamazdı ama BEN yaptım heh heh heee!" ama beceremeyince bütün o telkin yağmuru çöpe doğru sel oluyor. Bugün bir kamera yaktım. ve muhteşemlik falan kalmadı. "Ama ben böyleyim"
okula gitmeden önce kendi kendine başaracağım kendini motive et ilk başlarda yarıyor sonlara doğru performans kalmıyor ama yinede işini halletmiş oluyorsun "kendini yüksek seviyede motive et"
Okula giderken eğer seni seven saygı duyan bir arkadaş topluluğun varsa, böyle şeylere gerek kalmıyor. Gıcık öğretmenler dışında başarısız olduğum ders yoktu. Ama dersleri sevmekte lazım. Pazarlama dersinin hem hocası gıcıktı hem de bana hiç bir zaman bir şey ifade etmemişti. Zira pazarlamacı bir sosyal fobili de düşünemiyorum. :lol:
ayrıca evde sabah akşam müzik dinleyip hayal kurma sosyal fobiyi azdıran etkenlerin başında geliyor farkında olmasanda müzik kafa beyin bırakmıyor, klasik müzik hariç
buna kısmen katılıyorum: Her hangi bir müzik o anki düşünceni etkileyebiliyor. Ama müziksiz hayallerden kurtulamıyorum. Öyleki elime bir nesne aldığımda o nesneyi ne yapabilirim. O nesneyi nasıl modifiye etmeliyim ki başka bir işte kullanılsın. Bu gibi düşünceler bazen sadece o anımı değil haftalarımı ve aylarımı da işgal edebiliyor. düşünmekten kendimi alamıyorum . sürekli düşünüyor hayaller kuruyorum hala daha öyle. şu anda çalışmıyorum. evde kendi kendime programlama dili öğrenmeye çabalıyorum. yine başlıyorum "yav uykucu, şimdi sen şu javayı öğrencen, e muhteşemsin ya öğrenmezsen ayıp olur. şu icadı yaparsın..." bak bak bak ne kadar da yüksekten sallıyorum bide. :D 8) "... falan filan...dev bir şirket..." vayy hemen de şirket olduk. böyle gidersem larry page'yi de katlarım...

çok doğru. ama nasıl. hayak kurmadan duramıyorum. Bunu paxil kullanırken başarmıştım. istesem de düşünemiyordum. aklımdan geçirmeden dilimde bitiveriyordu sözler. ama ben ne yaptım. alışamadım. paxili bıraktım. iyi halt ettim. :evil:


daha yazacağım çok şeyler var ama şu anda hayal kurmaktayım. yazacaklarımı düşünemiyorum.

:lol:
uykucu

Mesaj gönderen uykucu »

Forumda bir yavaşlık var. Bu yüzden yazımı yanlışlıkla iki kere göndermişim. Özür dilerim.
Kullanıcı avatarı
Sf_Dem
Mesajlar: 38
Kayıt: 24 Eki 2008, 20:53

Mesaj gönderen Sf_Dem »

*Otobüse biri biner , herkes dönüp bakar . Kişi parayı verir . Ve bir yere oturur . Sonra herkes kendi dünyasına döner . Otobüse bindiğinizde insanların size bakmasından rahatsızlık duymayın . En fazla yarım dakikalarını sizi izlemeye ayırırlar .

*Dışarıda yemek yemeğe başlamak için günün sakin saatlerini seçin.

*Sinema ( karanlık olduğundan sanırım ) benim kendimi rahat hissettiğim yerlerden biri . Hem kalabalık , hem karanlık :)

*Mutlaka arkadaş edinmeliyiz . Ben kendime aşırı sosyal bir sevgili yapmıştım ama dün ayrıldık. Neyse , inanılmaz olumlu etkiledi hayatımı . Cümlem yanlış anlaşılmasın , sevgiliden ziyade arkadaşlığa , dostluğa ihtiyacımız olduguna inanıyorum .

*Hareket etmekten usandığım dönemler olmuştu. Bedenimizi tembelleştirmemeliyiz. Evden dışarı çıkmıyorsak bile spor yapmak kendimizi daha iyi hissetmemizi sağlayacaktır .
ßilqe88

Mesaj gönderen ßilqe88 »

öyle de olsa böyle de olsa ayaklarım birbirine dolaşır.
ßilqe88

Mesaj gönderen ßilqe88 »

"ferrarisini satan embesil (robin sharma)" diye bir kitap okumuştum. gayet sıkıcı bir kitaptı. neyse burada "her gün aynaya bakıp ne kadar muhteşem, yetenekli bir insan olduğunu kendine tekrarla" der. Bundan öncede bu tür kitaplar okumuştum her birinde benzer şeylr yazıyor. İnsan bunun doğru olabileceğini düşünüyor ama alakası yok.
yalan-yalan-yalan. şu kitap yazarları biraz dürüst olsalar da parayı kaldırmak için embesillere hitap eden kitaplar yazdıklarını itiraf etseler. ayna karşısına geçip ben mükemmelim diyen insan nedir yaa, mükemmel olmak için bunu dersen salaksın, mükemmel olduğun için dersen iki kat salaksın... bunu söyleyen bir de yazar. bıraktım gitti kitap okumayı da, soğutuyor bu piyasa işleri insanı okumaktan...

Not: söylediklerimin hiç biri uykucu'ya ithafen değildir, yazıda piyasa yazarlarına eleştiri getirilmektedir
Kullanıcı avatarı
domates
Mesajlar: 837
Kayıt: 18 Haz 2008, 16:02

Mesaj gönderen domates »

Kişisel gelişim kitapları, para için yazılan kitaplar. En azından büyük çoğunluğu öyle. Peynir ekmek gibi de satılıyor, sağolsun okuyucular.

İnsan hayatında hiç okuma heveslisi olmasa bile sınav maratonunda kesin bir tane kişisel gelişim zımbırtısı okumuştur.
Bir espri vardır.
Doğu'yu anlatan bir kitap ismi : "Öküz arabasını satan derviş"

alakasız not: startv'de şuan yabancı gelin diye bir program var. Arkada konuşan çevirmen kızın sesi çok dokunaklı :)
alakasız notla alakalı not: böyle şeyler izlemem, itibarıma gölge düşmesin diye belirteyim.
sosyalfobi : geçici çekingen zar
sigmund

Mesaj gönderen sigmund »

:lol: :lol: :lol:
domates yazdı: alakasız not: startv'de şuan yabancı gelin diye bir program var. Arkada konuşan çevirmen kızın sesi çok dokunaklı :)
alakasız notla alakalı not: böyle şeyler izlemem, itibarıma gölge düşmesin diye belirteyim.
vakkavakka_ee_ee
Mesajlar: 43
Kayıt: 11 Oca 2011, 22:55

Re: sosyal fobiyi azaltacak yöntemler

Mesaj gönderen vakkavakka_ee_ee »

ya bişi dicem benim en büyük sorunum birilerinni yanında yemek yiyememek , ince belli bardaktan çay içememek elim titrediği için kim olursa olsun o çayı nasıl içeceğime dair bin tülrü yöntem gelir aklıma en mantıklısı da altlığından iki elle kavrayıp göbek kısmına kadar çıkartmak hep elimde tutmak ve kimse bakmazken bi yuudm almak ,ardından bişe yokmuş gibi gülümsemek ama en rahat olduğum anlar hep ne olursa olsun tirerse bile ben de sf var lan , bişi diyon mu ! demekti hep bunu geçirdiğimde o anda bi rahatlama geliyor , bunu söyleyecek olmam her şeyi bitiriyor ya da bazen söyledim yanımdaki çoğu arkadşaım bilir bende ne halt olduğunu hatta annem babam bazı akrabalrım biliyo çünkü onların yanında da özellikle çorba içemiyordum , böle sanki elektrik vermişler gibi titreye titreye o da baya bi dikat çekiyo yani , o saatten sonra ne yapabilirm ki hep gördüğüm şey şu oldu gözlerini kaçırıp beni fazla rahatsız etmemeye çalıştılar demeki nsnalr iyi niyetli .. arkadaşlrım da hep böyleydi bi kaç lavukla karşılaştım ama onlarda alahından bulsun tok açın halinden ne anlar o da onalrın kaybı dedim . ama dişte uzun vadede bundan kurtumuyorsun her gün ayrı bi yarışma , olay, sınavgibi gelişiyor. her defasında bunu başarabildiğimi göstermeye çalışıyorum başrınca tamam demekki yapıyormuşsun diyorum ama sonra yine hımm bakalım bu sefer ne yaapcaksın diye resmen beynim benimle oyun oynuyor , hep derim beynim başka haret ediyor ben başka bütün sorun bu beynin bu kadar karmaşık olması , bu duygular vs. ben beynime hükmedemiyorum o gün neyi başrdıysam başka gün farklı bi şekilde sorun çıkarıyor karşıma.. sanki benim düşmanım gibi her defasında deniyor beni gerçi insan alışınca bakın bu önemi bi nokta "alışmak" alışkanlık olunca insan artık korku unsurlarını düşünmekten robot gibi hareket etmeye başlıyor , kafaya takmıyor ne zamanki ara veriyorsun başka bi ana başka bi yere gidiyorsun o zaman yine başlıyor taki alışana ya da orda bi düzen oturtana kadar ben şimdi işe girince nasıl yemek yicem diye düşünüyorum, nereyi yazsam kalabalık bi yemekhanesi yoktur banka mı olsa ordakiler dışarda yyiiroalr ev tutarım eve gider yerim diye neler hesaplaıyorum sonras kendime kızıyorum plan yok , kurmaca yok anı yaşa olacakalr olsun da en iyisi nefesini düzene sokmak nefesin düzene girince bazı şeyler yine iyi düzleiyor da sorun işte beynim durmadan düşünüyor bu beynime bi kilit yok mu la?
Cevapla