İlişki

Sosyal fobi ve psikoloji üzerine makaleler..(Lütfen yazının kaynağını belirtiniz)
Cevapla
PaSSiVe AgGReSSiVe

İlişki

Mesaj gönderen PaSSiVe AgGReSSiVe »

İnsanlarla ilişkiden kaçanlar utangaçlık hastalığına yakanlanmışlarsa,
çoğunlukla kendilerinin üstün meziyetleri olduğunu farzederler,
başkalarını dostluk ve ilgi göstermeye layık görmezler.Bu hal kırılganlık,
alınganlık ya da kendini ölçüsüzce beğenmişliğin bir sonucu,her halükarda ruh zayıflığı ve ruh hastalığının delilidir.

Psikologlar insanlar arasına katılma ve geçinme kuvvetinin ruh ve beyin
sağlığının alametlerinden biri olduğunu kanutlamışlardır.Ruh doktorları
büyük bir ısrarla hastayı ilişki ve dostluk kurmaya zorlarlar.Bu kuvveti
onda uyandırıp harekete geçirmedikçe tedaviyi bırakmazlar.Çünkü ilişkiyi
ruh sağlığının temel şartı bilirler.

Bizim doğal gereksinimlerimizden biri sevmek ve başkalarınca sevilmektir.
Dostluk gönlün gül bahçesini sulayan bir sudur.Gönül dostsuz çabuk solar;
kurur ve katılaşır.Kendisini sevgi ve dostluk nimetinden mahrum bırakan kimse gün aydınlığından kaçıp,karanlık bir yere gizlenen kişi gibidir.Çok geçmeden böyle birinin gözü bir daha güneş ışığına açılmayacak ve ömrünün kalan kısmında karanlığa mahkum olacaktır.

Başkalarıyla ilişki kurun ve her varlıkta güzelliklerin yoğurulduğunu bilin.
Güleryüz,sevgi dolu göz,yürek ve güzel sözlerinizle o güzelliklerden yararlanabilirsiniz.Bir kişiyle dost olduğunuzda bir dünyayı kendinize yaklaştırmış olursunuz.Çünkü her insan bir dünyadır.

İçinizde ki utangaçlık hastalığını tedavi ediniz.Yiğitçe ilerleyip,
yabancılık ve tanınmamışlık kalesine hücum ediniz,yıkınız onu.

Dost edinmek yürek ister,cesaret ister.Kendinizi başkalarından üstün görüyorsanız,haydi bakalım,Halep oradaysa,arşın burada.Toplumda başkalarından daha akıllı ve dostlukta da sağlam ve faydalı olduğunuzu kanıtlayın.Böylelikle sizin üstünlüğünüzü tanıyacaklar,sizi saygıdeğer biri olarak kabul edeceklerdir.Birbaşınıza oturup kendinizi övmenin ne yararı
vardır?

Her gün iş,eğlence veya görüşme sırasında kime rastlarsanız,yeni dostlar edinmeye bakın;dille veya bir hizmette bulunarak gönül alın.İlk günler zor da olsa,alışınca kolay gelecek ve bu çabanızdan zevk alacaksınız.Emin olun ki soğukluk,aldırmazlık ve düşmanlıkların çoğu çıkarlara aykırı düşmenin dğeil,kötü söz ve edepsizliklerin sonucudur.uygunsuz sözler ve edepsizlik kötü koku gibi insanları rahatsız edip kaçırtır.Cahilin dili,çocuk elindeki bıçağa benzer.Rastgele kapıya,duvara,ağaca,ne bulursa çekip yaralar.Cahillikten dolayı pek çok temiz yürekli insan,gönül yaralar,
kırgınlık yaratır.

İnsanlarla ilişkide mutluluğun ilk şartı dili tutmaktır.Yüca,ağırbaşlı ve saygı değer bir insan olmak istiyorsanız,hiçbir zaman hiç kimseye karşı hiçbir nedenle edep ve şefkat yolundan dışarı bir adım bile atmayın.İyi bir binit,yaşamın engebeli yolunda sizi amacınıza kolayca ulaştırır.Edepsiz kişi
bu çetin yolda yaya kalır.Pek çok fazilet ve güçlükler edepsizlik yüzünden gizli ve sonuçsuz kalmış,nice dostluklar bozulmuş,nice evler nazik olmamak yüzünden harap olmuştur.

Kimileri hayasızlığa açıksözlülük adını verirler ve biz ne görür,ne anlarsak
söyleriz diye şişinirler.Açıksözlülük buysa,edepsizliğin ta kendisidir ve çok kötüdür.Açıksözlü kimse kendine soru yöneltildiğinde yalan söyleemz.Soru sorulmadan,yerli yersiz aklından ne geçerse dile getirir ve gönül kırar.Böyle kimselerin başkalarını küçük düşürmekten maksadı,kendi seviyesizlik ve küçüklüğünü örtmektir.Çünkü kim ne ölçüde saygılı olursa,başkalarına da o denli saygılı olur.

İnsanlarla ilişki ve geçimde başarılı olmak için çok istidatlı ve hazır olup olmadığınızı bilmek istiyorsanız,aşağıdaki sorulara cevap veriniz.Olumsuz bir cevap olursa,hemen onu ıslah etmeye çalışınız.

1.Acaba konuşulmaması gereken bir yerde dilinizi tutabiliyor musunuz?
2.Acaba insanalr sizi iyi ve sevecen mi görüyorlar?
3.Acaba soğuk bir meclisi ısıtabiliyor musunuz?
4.Teselli verici sözcükleri kolaylıla dile getirp yazıya dökebiliyor musunuz?
5.Sohbet tatsızlaştığında konuyu hemencecik değiştirebiliyor musunuz?
6.Başka birinin öfke ateşini söndürebiliyor musunuz?
7.Birisi yanlış bir şey söyleyince ya da hata yapınca yüzüne vurmamayı becerebiliyor musunuz?
8.Kulak verip konuşmamayı beceriyor musunuz?
9.Kendi bedbahtlık ve dertlerinizi söylememek için ağzınızı kapatabiliyor musunuz?
10.Kendi iyilik,meziyet,iş,bilgi ve mal varlığınızdan söz etmemeyi becerebiliyor musunuz?
11.Bir toplantıda kendinizi fazla gördüğünüz vakit yavaşça kalkıp gidebiliyor musunuz?
12.Sevilen ve konuşkan olmayan kişileri sevecenlikle konuşturabiliyor musunuz?
13.Ne olursa olsun başkalarını alaya almaktan kaçınabiliyor musunuz?
14.Aile fertleri sizi sevip sayıyorlar mı?

Muhammed Hicazi


:(

ben umutsuz vakayım..
morlavanta

Mesaj gönderen morlavanta »

baştan aşağı sosyal fobi hastalığına sahip kişiyi yerden yere vuran bir yazı.


Kınıyorum....


İşte bu tarz görüşler sebebiyle sosyal fobikler sosyal fobik olarak kalıyor.
PaSSiVe AgGReSSiVe

Mesaj gönderen PaSSiVe AgGReSSiVe »

Ama hiç mi hiç alakası yok onu da nerden çıkardınız ki.. :| :? :) :D :lol:
morlavanta

Mesaj gönderen morlavanta »

"İnsanlarla ilişkiden kaçanlar utangaçlık hastalığına yakanlanmışlarsa,
çoğunlukla kendilerinin üstün meziyetleri olduğunu farzederler, başkalarını dostluk ve ilgi göstermeye layık görmezler.Bu hal kırılganlık,
alınganlık ya da kendini ölçüsüzce beğenmişliğin bir sonucu,her halükarda ruh zayıflığı ve ruh hastalığının delilidir."


1.Acaba konuşulmaması gereken bir yerde dilinizi tutabiliyor musunuz?
2.Acaba insanalr sizi iyi ve sevecen mi görüyorlar?
3.Acaba soğuk bir meclisi ısıtabiliyor musunuz?
4.Teselli verici sözcükleri kolaylıla dile getirp yazıya dökebiliyor musunuz?
5.Sohbet tatsızlaştığında konuyu hemencecik değiştirebiliyor musunuz?
6.Başka birinin öfke ateşini söndürebiliyor musunuz?
7.Birisi yanlış bir şey söyleyince ya da hata yapınca yüzüne vurmamayı becerebiliyor musunuz?
8.Kulak verip konuşmamayı beceriyor musunuz?
9.Kendi bedbahtlık ve dertlerinizi söylememek için ağzınızı kapatabiliyor musunuz? ne alaka????
10.Kendi iyilik,meziyet,iş,bilgi ve mal varlığınızdan söz etmemeyi becerebiliyor musunuz?
11.Bir toplantıda kendinizi fazla gördüğünüz vakit yavaşça kalkıp gidebiliyor musunuz?
12.Sevilen ve konuşkan olmayan kişileri sevecenlikle konuşturabiliyor musunuz?
13.Ne olursa olsun başkalarını alaya almaktan kaçınabiliyor musunuz?
14.Aile fertleri sizi sevip sayıyorlar mı?

Neden bunların hepsini sfliler yapmak zorunda?
sessizfırtına

Mesaj gönderen sessizfırtına »

passive agressive
yazının bir kısmına katılıyorum. şöle ki bizdeki aşağılanma duygusu çok fazla. eleştirilmek ve aşağılanmaktan korktuğumuz için kaçınıyor ve hassaslaşıyoruz, ilişki kuramıyoruz. bu noktada tepkilerimiz çok sert oluyor ve ipleri koparıyor, yalnızlaşıyoruz.katılmadığım yer o maddeler kısmı:

1.Acaba konuşulmaması gereken bir yerde dilinizi tutabiliyor musunuz?
2.Acaba insanalr sizi iyi ve sevecen mi görüyorlar?
3.Acaba soğuk bir meclisi ısıtabiliyor musunuz?
4.Teselli verici sözcükleri kolaylıla dile getirp yazıya dökebiliyor musunuz?
5.Sohbet tatsızlaştığında konuyu hemencecik değiştirebiliyor musunuz?
6.Başka birinin öfke ateşini söndürebiliyor musunuz?
7.Birisi yanlış bir şey söyleyince ya da hata yapınca yüzüne vurmamayı becerebiliyor musunuz?
8.Kulak verip konuşmamayı beceriyor musunuz?
9.Kendi bedbahtlık ve dertlerinizi söylememek için ağzınızı kapatabiliyor musunuz?
10.Kendi iyilik,meziyet,iş,bilgi ve mal varlığınızdan söz etmemeyi becerebiliyor musunuz?
11.Bir toplantıda kendinizi fazla gördüğünüz vakit yavaşça kalkıp gidebiliyor musunuz?
12.Sevilen ve konuşkan olmayan kişileri sevecenlikle konuşturabiliyor musunuz?
13.Ne olursa olsun başkalarını alaya almaktan kaçınabiliyor musunuz?
14.Aile fertleri sizi sevip sayıyorlar mı?

biz zaten hep susyoruz yanlış yapıcaz , karşımızdaki söylediklerimizi beğenmeyecek diye. Örneğin kendimizi fazla görüyorsak ışık hızıyla oradan yok oluruz. Mağdur, konuşmayan kişilere karşı tam tersi çok daha büyük sevecenlikle yaklaşabiliyoruz vb.
Ama bence haklılık payı da var bu yazının, bunun gözden kaçmaması gerekiyor. Eleştirilmekten, hor görülmekten, becerememekten çok korkuyoruz..
kyle35
Mesajlar: 509
Kayıt: 29 May 2008, 09:10

Mesaj gönderen kyle35 »

yazı güzel ama normal insanlara hitap ediyor bizim gibi sf hastalığından muzdarip insanlarla alakası yok.
morlavanta

Mesaj gönderen morlavanta »

sosyal fobiyi, kendini beğenmişliğe bağlamak ne kadar güzel ya da ne kadar doğru?
PaSSiVe AgGReSSiVe

Mesaj gönderen PaSSiVe AgGReSSiVe »

ben yazıyı ilk okuduğumda bazı yerlerde çok üzülmüştüm.ama sonra bir kez daha ve bir kez daha..sonra buraya yazarken kendi ellerimle bir kez daha okudum. :) ve gördüm ki ön yargım son derece yanlış düşündürmüş beni.bu yazı da öyle güzel tavsiyeler var ki.tabi yanlış anlamak ta olası ama dikkatle incelendiği zaman orada bir ironi var.
normal insanlara hitap ediyor bizim gibi sf hastalığından muzdarip insanlarla alakası yok.
demişsiniz kyle35 ama bence öyle değil.burada bizim dediğimiz sf utangaçlık hastalığı diye belirtilmiş sosyal fobi olarak değil.

bu yazıda iki yönden bakmış yazar.bize kendimizi anlatmış sonra eksiklerimizi görmemizi ve onları tamir yolu önermiş.ve inanın o en sonda sorulan sorularda diyor ya hani;
Olumsuz bir cevap olursa,hemen onu ıslah etmeye çalışınız.
bende bir tane olumlu cevap yok.umutsuz vakayım diye yazdım zaten.
çok zor oradakileri yapmak bana göre de ama eğer yapabilirsek de birinden birini kazancı bize olacak.

bu arada morlavanta orada yazar direk olarak sosyal fobiyi, kendini beğenmişliğe bağlamamış.ama durup bir düşünürsek mantıklı olarak sf ninde türleri var.bazılarımız belki ya çok mükemmeliyetçi insanlarız yada çok alçakgönüllü.sanırım tüm sorunlarda zaten bir orta yolunu bulamamaktan kaynaklanıyor..yazar her ikisine de az da olsa üstü kapalı bir biçimde değinmiş.

ruh zayıflığı evet iletişimsizlik ruh zayıflığıdır doğru burada katacak bir şeyim yok.çünkü tesbitleri çok doğru..
sessizfırtına

Mesaj gönderen sessizfırtına »

sf ninde türleri var.bazılarımız belki ya çok mükemmeliyetçi insanlarız yada çok alçakgönüllü.
buna inanıyorum ve görüyorum. bazı sfliler kendi düşüncesi dışında başka bir düşünceyi kabul edemiyorlar, onların zihnindeki düşünce doğru ve mantıklı karşıt bir düşünce ise onlara hakaret. böle düşünmek iyileşmeyi önleyici bir durum. çünkü senin fikrin, senin davranışın en doğruysa sendeki yanlış nerededir?sana yanlış düşünceni göstermeye, gidişatı düzeltmeye çalışan tedavi o buz kalıbına dönüşmüş fikirleri nasıl kıracak? Karşısında sabit fikirli, kendisinin en doğru başkalarının ise yanlış olduğunu inatla kabul edip ısrar eden birini gören psikiyatr nasıl yardımcı olacak? O bir yere kadar sana yardımcı olur.
Şunu kabul etmek gerekir, bir şekilde( aile, kültür vb. etkiler) sosyal fobili olmuşuz, geri dönüşümüz yok.yaşamımız sorunlu, sorun bizde, bizim etrafı algılamaızda. Bundan sonra yapmamız gereken algımızı değiştirmek. Bunun için de farklılığa, tedaviye açık olmak gerekiyor. Tedaviye açık olmak içinde bizde yanlış bir şeyin geliştiğini, her düşüncemizin doğru olmadığı gerçeğini kabul etmek gerekir ilk önce. Sonra yenilerini yerine yerleştirmek...
Kullanıcı avatarı
BiR UMUT VAR
Mesajlar: 2312
Kayıt: 23 Ara 2006, 15:08
Konum: kendini unuttuğu yerden

Mesaj gönderen BiR UMUT VAR »

bence yerinde bir yazı ...isabet olmuş...
BİR UMUTLA BAŞLAR HERŞEY...
Cevapla