Kendini Arayan Insan

Sosyal fobi ve psikoloji üzerine makaleler..(Lütfen yazının kaynağını belirtiniz)
Cevapla
gölgee

Kendini Arayan Insan

Mesaj gönderen gölgee »

Kendini Arayan İnsan

Yirminci yüzyılın başlarına kadar insanların yaşamı -üç aşağı beş yukarı- belli kurallar içinde sürüyordu. Tanrı vardı, cinsellik evlilik dışında yok sayılıyordu, kadının ve erkeğin rolleri önceden belirlenmişti. Mutluluğun reçetesi belliydi. Her şeyin tek bir yanıtı vardı.

Oysa bugün hiçbir şeyin yanıtı yok. Tanrı öldü mü, yaşıyor mu? Toplum mu önce gelir birey mi? Evlilik kurumu, dinsel kurumlar, devlet kurumları yararlı mı zararlı mı? Meksikalı bir göçmenin ailesine dediği gibi, “Amerikalılar gerçekten iyi insanlar ama bir konuda çok hassaslar. Onlara asla birer ‘ceset’ olduklarını hissettirmeyeceksin.”

Sırf Amerikalılar mı ceset?

Modern insan duygularını göstermemeyi güçlü olmak sanıyor. Yaşamın her alanında kukla gibi yönetiliyor. Ölü gibi yaşıyor. Ama yönettiğini ve yaşadığını sanıyor.

Yeni dünyanın “cesur” içi boş insanı uygarlığı teknolojik gelişmeyle tarif ediyor. Geliştirdiği robotlar kadar kendisini robotlaştırdığının farkında olmadan.

Aklı baş tacı eden insan, yüreğinden, ruhundan uzaklaşıyor.

Bu uzaklaşma bireyi kendinden koparıyor, sağlığından ediyor. İnsanlarla sıcak ilişki kurabilme kapasitesini, yakınlaşma yeteneğini köreltiyor. Ve her türlü teknolojik oyuncaklarla donanmış insan “kozmik yalnızlık” çekiyor.

Günümüz modern insanı toplu şizofreni, toplu nevroz yaşıyor. Bu nevrozun ürettiği endişe duygusunu da, ilaçlarla, uyuşturucularla, alkolle, TV ile, sahte ilişkilerle uyutmaya ve avutmaya çalışıyor. Daha fazla şeylere sahip olursa endişeden kurtulacağını sanıyor. Ama içindeki boşluğu bir türlü dolduramıyor.

Kendini tekrar ederek, bu kez farklı sonuç alacağı yanılsamasından bir türlü kurtulamıyor.

Modern insan mutsuz, doyumsuz ve korku dolu. Kendine yabancılaşmış, yalnız ve endişe dolu…

Bilgi çağından bilinç çağına geçiş insanın kendini tanımasıyla başlar.

Kendini tanımak süreci ise “sanal sevgi”den “gerçek sevgi”ye doğru uzanan köprünün inşasıdır.

Bir Zen ustasının cenaze töreninde tabutun ardından binlerce mürit yaşlı gözlerle yürüyormuş. Bir başka Zen ustası, bu manzaraya bakarak şöyle demiş: “Bir canlı ölünün ardından ne kadar da çok yaşayan ölü gidiyor.”

*Nil Gün’ün Yaşam Cesurları Sever kitabından alıntı.
tonyukuk

Re: Kendini Arayan Insan

Mesaj gönderen tonyukuk »

Resim
Bu kitabın konusu da üstte yazılanlara benzer
Cevapla