hiç bir insanla gerçek manada samimi olamamak

Sosyal fobiyi yenenler..Hastalığı yenme sürecinde yaşadıklarınız..Söylemek istedikleriniz..
globall
Mesajlar: 79
Kayıt: 03 Haz 2012, 23:14

Re: hiç bir insanla gerçek manada samimi olamamak

Mesaj gönderen globall »

İnsanların yüzü kızarmıyor. Başkalarının başarısının üstüne yatıyorlar. Çok küçük menfaatler için yalan söyleyenler o kadar çok ki... Kalp kırmışım. Bir insanın şevkini kırmışım umurlarında değil.
Sizin yüzünüz kızarmış. Nolcak? Yüzü kızarmayan çok insan var. Hepiniz değerlisiniz. Aileler yanlış tutum sergilemiş olabilirler. Ve malesef aileler hala yanlış tutum içerisindeler... Bugün bir baba kızına sokakta " çekil şurdan çekilsene ya" diyordu. Kaldırımda bekleyen kızına... Sonra kız yürüyor, bir ara arkasına baktı babam geliyor mu. Yürü be yürü dedi. Bir baba o narin kız çocuğuna her iletişimde bu kadar kabaysa varın düşünün o kızcağızı... haklısınız. Siz de kimbilir ne yollardan geçtiniz. Ama çok degerlisiniz. Nasıl yetiştiyseniz... Çok basit... Hassaslığınızdan ince hesaplarınızdan herşeyi takıyorsunuz. düşünüyorsunuz. Çok basit... Siz çok degerlisiniz. Çünkü sizin yüzünüz kızarıyor...
kalıcısıkıntı
Mesajlar: 558
Kayıt: 07 Şub 2012, 20:15

Re: hiç bir insanla gerçek manada samimi olamamak

Mesaj gönderen kalıcısıkıntı »

ben de aileme anlatmıştım ama unuttular bile :D o kadar çok şey yaptım ki( bu sf nin etkisini kırmak için) bazen hatırlayıp utanıyorum :D :D nette ne gördüysem deniyordum.insanlara alışınca çoğu tasanın boşuna olduğunu anlıyor insan aslında bizim iç yangınımız başkalarına onanma kaygısından ya da konuşamamaktan değil kendini özgürleştirememekten kaynaklanıyor.kendini sevememekten kendine değer verememekten.Düşünün ki bir insan gördünüz topluluk içinde çok heyecanlanıyor konuşamıyor hemen durumuna üzülürsünüz ya da tebessüm edersiniz (olur böyle şeyler gibisinden) ve yardım etmeye bile çalışırsınız. Ama iş kendinize geldiğinde aynı durumda olursanız hemen kendinizi yerden yere vurursunuz kötülersiniz işe yaramaz görürsünüz neden ? nedeni uzundur her şey olabilir belkide o suçlamalar ailenin ya da arkadaşlarının sesidir içindeki. ya da başka bir sebep ama sebep üstünde durmayacağım soracağım soru şu o başkası yaptınğında normal olarak gördüğün şey neden sen yapınca çıldırıyorsun ? o senden hada mı değerli ? ayıp kardeşim neden kendine vermen gereken değeri önce başkasına veriyorsun ? sen kendine değer vermezsen kim sana değer verir ki ?
şöyle bir örnek veriyim çoğunuz görmüşsünüzdür illa ki mahallenizde falan ya da yeni girdiğiniz bir yerde yapmış ya da başkasının yaptığını görmüşsünüzdür bir kişi olur ve bu kişiyle alay ediliyordur ya da kötü bir lakabı vardır vs. bu kişinin ortamına giren bir yabancı kısa bir süre içinde o kişiye yapılan bu lakap ya da alayları görüp ve o kişi bunlara ses çıkarmıyorsa hemen onlarda o gruba katılıp alaya başlamıyorlar mı ? neden çünkü o kişi kendini savunmuyor kendine değer vermiyor!!
KELEBEK GİBİ İÇTEN YARACAĞIZ KOZAYI YARDIM ALIRSAK UÇAMAYIZ YIRTAMAZSAK KENDİ KENDİMİZE KİMSEDEN HABERSİZ ÖLÜRÜZ...
ea1887
Mesajlar: 63
Kayıt: 08 Nis 2014, 18:40

Re: hiç bir insanla gerçek manada samimi olamamak

Mesaj gönderen ea1887 »

gerçekten de bizim kendimizde eleştirdiğimiz bir şeyi başkası yaparsa kızmayız,hatta umursamayız bile doğal karşılarız.geçen gün hocama okula geliyorum bir isteğiniz var mı deyip sonra da utanmıştım çok mu seviyesiz,hadsiz davrandım diye.sonra aynısını sınıfımdan biri söyleyince umursamadım bile,ne de adam düşündüğüm gibi bir tepki verdi.hatırlayınca gülüyorum şimdi.küçük örnekler bunlar ama gündelik yaşamda karşılaşıyoruz böyle şeylerle.bilinçaltı hiç durmuyor ve hep oyun oynuyor.her yaptığımız bir hata da olabiliyor,mükemmel de.zihnimiz hangi olaya ne zaman hangi tepkiyi verecek onu bile bilmiyoruz.o yüzden her insanın temelde vicdanı için yaşadığını düşünüyorum ben.yaptıklarımızı kabullenmezsek özgür kalamıyoruz çünkü.bence samimiyetin temelinde de bu var.insanlar birbirlerine hayatlarını,sevdiklerini,konuşma şekillerini aktarıyor ve yargılanmıyorsa kendilerini ait hissediyor ve samimiyet kuruyorlar.samimi olmak için kendini tanıtmak gerek önce,sonra seni yargılamayacak yadırgamayacak insanları bulabilmek,sonrada o insanlarla samimi olup olmak istemediğine karar vermek.kendimizi açabildiğimiz kadar samimiyiz çünkü.bunun için de ya gerçekten anlayışlı bizi yadırgamayacak insanlara denk gelmek gerekli(zaten öyle insanlar hayatımızdan çıkmayacaksa çıkmayacaktır)yada kendimizi yadırgayıp üstünü örtmek yerine anlatmamız gerek.demiyorum ki insanlara istediğimiz gibi davranalım ne düşündüklerini umursamayalım bile nasılsa bir yere gitmezler ancak birisi birisinin hayatında kalacaksa kalıyor,onu bekleyecekse bekliyor.o yüzden sosyal olduğu samimiyet kurduğu için imrendiğimiz birisinin bizden hiçbir farkı yok sadece o ait olduğunu hissettiği yeri bulmuş şu an için biz ise hala arıyoruz.ben de kendimi uzun bir süre bir yere ait hissedemedim.ailesinden şiddet gördüğü için sessiz silik kalan çocuklardan değildim,göz önünde olmaya çok hevesli değildim,okulda yemek yemediğim,gün boyu aça dolaştığım zamanlar oldu,beni ailesinden şiddet gören,maddi sıkıntıları olan bir çocuk olarak görüp bu konuda ailemi sorgulayan çok kişi olmuştur,dolayısıyla çok başımda patladı bu sorgulamalar,çok ezik hissettim kendimi.kendimi yakın hissettiğim insanlarla konuşamıyordum,konuşmak istediğim insanlardan şımarık olduğumu onları anlamayacağımı düşüneceklerinden korktuğum için uzak duruyordum,bana yaklaşan kişilere ben yakınlık hissedemiyordum,kim olduğumu bilseler beni kapı dışarı edeceklermiş gibi geliyordu.böyle olunca içimi kimseye açamadım uzun yıllar.bir kardeşim olsun da bana aa tek çocuk musun vay şanslı vay hayat sana güzel der gibi bakmasın kimse diye hayal kurduğum çok olmuştur,yada oynadığım oyunlarda bile hep fakir,dağınık aileler,şiddet gören çocuklar hayal ettiğim.hala tek çocuğum annem babam öğretmen derken yüzüm kızarır vay evin prensesi,şımarık aptal şey bir şeyden anlamaz bu bakışlarını hissederim.ne kadar çok farklı fikir görürse anlayışı o kadar değişiyor sanırım insanın.bir insan,bir düşünce,bizi olduğumuz gibi kabul eden bir şeyle bile karşılaşırsak kendimizi özgür hissetmeye biraz daha yaklaşacak biraz daha samimi davranacağız diye düşünüyorum.
carepdr
Mesajlar: 60
Kayıt: 13 Kas 2014, 02:31

Re: hiç bir insanla gerçek manada samimi olamamak

Mesaj gönderen carepdr »

İnsanların diğer insanlarla olan durumları Tanıdıkları,arkadaşları,dostları ve diğerleri. Eğer insanlarla tanışmasanız arkadaşlık kuramazsınız, eğer arkadaşlık kurup bunu pekiştirmezseniz dost edinemezseniz. İnsanları tanıdıktan arkadaş kurduktan sonra zaman ve onlarla paylaşımda bulunmanız gerekiyor açılmanız gerekiyor karşıdakinle sürekli belli bi seviyede ilişki kurarsanız arkadaş olarak kalır eğer kendinizi açabilirseniz zamanla dostlar edinebilirsiniz samimi olabilirsiniz. karşidaki insana kendiniz hakkında daha özel şeyler anlataabilirsiniz oda size açılıcaktır. sosyal gelişim ne kadar kişinin diğer insanlarla olan iletişimi olsada kişinin kendine biçtiği değerle alakalıdır. eğer kendinizi bir ucube gibi görürseniz açılamaz aksine insanlardan kaçarsınız ( bilinçli yada bilinçsiz ) eğer kendinizin zayıf ve başarılı yönlerini kabul ederseniz sosyalleşme kolay olur. Bir sosyal fobiğin kendi hakkında ki görüşleri çokta haklı sayılmaz ( negatife odaklı ) o zaman bunları bir kenara bırakıp sosyalleşme cesaretini gösterirseniz kendinizin hak ettiği değeri bulabilirsiniz.
ea1887
Mesajlar: 63
Kayıt: 08 Nis 2014, 18:40

Re: hiç bir insanla gerçek manada samimi olamamak

Mesaj gönderen ea1887 »

carepdr yazdı:İnsanların diğer insanlarla olan durumları Tanıdıkları,arkadaşları,dostları ve diğerleri. Eğer insanlarla tanışmasanız arkadaşlık kuramazsınız, eğer arkadaşlık kurup bunu pekiştirmezseniz dost edinemezseniz. İnsanları tanıdıktan arkadaş kurduktan sonra zaman ve onlarla paylaşımda bulunmanız gerekiyor açılmanız gerekiyor karşıdakinle sürekli belli bi seviyede ilişki kurarsanız arkadaş olarak kalır eğer kendinizi açabilirseniz zamanla dostlar edinebilirsiniz samimi olabilirsiniz. karşidaki insana kendiniz hakkında daha özel şeyler anlataabilirsiniz oda size açılıcaktır. sosyal gelişim ne kadar kişinin diğer insanlarla olan iletişimi olsada kişinin kendine biçtiği değerle alakalıdır. eğer kendinizi bir ucube gibi görürseniz açılamaz aksine insanlardan kaçarsınız ( bilinçli yada bilinçsiz ) eğer kendinizin zayıf ve başarılı yönlerini kabul ederseniz sosyalleşme kolay olur. Bir sosyal fobiğin kendi hakkında ki görüşleri çokta haklı sayılmaz ( negatife odaklı ) o zaman bunları bir kenara bırakıp sosyalleşme cesaretini gösterirseniz kendinizin hak ettiği değeri bulabilirsiniz.
tam düşündüklerimi yazmışsınız.kim olduğumu bilirlerse suratıma bir daha bakmayacaklar düşüncesi.belki de özgüveni geliştiren şey bu yüzden sevgidir.kendimizde utandığımız şeylerin sevilesi yada kabul edilebilir bir yanını bize bir başkası gösteriyor ve böylece aidiyet oluşmaya başlıyor.kendinden utanan insanlar belki de bu yüzden samimi olamıyor,nerede kabul göreceğimizi,kabul gördüğümüz yerlerden hangisini kabul edeceğimizi düşünmek belli bir zamandan sonra kafamızı kurcalıyor.nasıl biriyiz,nerede ve kim olarak hayatımızı devam ettireceğiz?mükemmel olan her zaman için garanti olandır ancak bu kurallarını bildiğin bir oyunu oynamak demek.böyle bir oyundan ne beklersin ki?mükemmelliyetçi insanın hayattan beklentisi yüksek olduğu kadar da düşük sanırım,herşey bir sona varsın ve öyle devam edelim.ama nereye kadar,ne kadar?
Cevapla