Ben sizlerle başardım! Sıra sizde!
-
- Mesajlar: 142
- Kayıt: 29 Eyl 2005, 16:35
Ben sizlerle başardım! Sıra sizde!
Merhaba arkadaşlar,
Ne zamandır uğramıyordum buraya ama buranın bana olan yardımını unutmuş, sizleri unutmuş değilim. Son zamanlarda SF'im iyileşme bakımından daha iyiye gidiyordu sonra pek mesaj yazmadım buraya... Şimdi nasılım diye merak edenler varsa söyleyeyim.
Ben de bir SF'liydim. Topluluk önünde konuşurken domates gibi kızaran, kalp hızı tavana vuran, elleri buz kesen, buna ek olarak toplum içinde asla bir içecek içemeyen, içmek için bardağa uzanırken kalbi küt küt atan, bardağı dudaklarına götürmek istediğinde elleri zangır zangır titreyen bir SF'liydim ben...
Şimdi topluluk önünde kendi yüz rengi ile konuşabilen. Kalp hızı normalden biraz daha hızlı olan ama konuştukça sakinleşebilen, artık toplumda içecek içerken elleri titremeyen biriyim.
Ve artık bir akademisyenim. Bir sürü öğrencim var ve ben konuşurken tüm dikkatleri üzerimde beni dinliyorlar. Kocaman yemekhanede onlarla birlikte yemek yiyor ve bir şeyler içiyorum. SF'liyken hayal gibi gelen şeyler bunlar. SF'liyken içimize işleyen korkular! Ama ben SF'den birçok şey öğrendim. En önemlilerinden birisi de şu oldu: Korkular, onlarla yüzleşmedikçe geçmiyor!
Peki neler yaptım SF'i yenme sürecinde...
1. Öncelikle sonuca ulaşana kadar SF'le savaşmaya kararımı verdim ve buna gerçekten inandım. En önemli felsefem, az önce de dediğim gibi "Korkular, onlarla yüzleşmedikçe geçmez" oldu!
2. İnternette konuyla ilgili yaptığım araştırmalarda ve bu forumda gördüğüm kaynaklarda Subliminal Mesajların etkili olabileceğini gördüm. Kaybedecek bir şeyim yok diyerek kendimde bir Subliminal Mesajı uyguladım. Uyguladığım NLP Weekly websitesinin bir subliminaliydi ve başlığı "Overcome Your Shyness and Social Anxiety" idi. 21 gün boyunca her gün sadece 20 dk. o mesajı dinledim ve yanlış anımsamıyorsam daha 4. günde kendimi bir kafede çay ısmarlarken bulmuştum. Bir güven gelmişti bir anda. O dönemde neler yaşadığımı bu forumun bölümlerine ayrıntılı olarak yazmıştım. Bu arada site ingilizce oldugu için subliminal mesaj içeriği de ingilizce. Dolayısıyla ingilizce bilmek gerekli.
3. Sonrasında subliminal mesajla güzel gelişmeler kaydedince bu güzel gelişmelerin gerilememesi için çok çaba sarf ettim. En ufak bir gerileme çok hızlı bir hal alabilirdi ve en başa dönebilirdim. O yüzden kendi kendime ciddi ciddi söz verdim. "Her fırsatı değerlendireceksin ve bunlardan birinde heyecanlansan da, ellerin tirtese de, kızarıp bozarsan da bu bir sonraki denemende aynı şeyler olacak anlamına gelmiyor" diye! Gerçekten öyle arkadaşlar. Bu yüzden SF'e sahip olmadık mı zaten? Bir hatamızda ikinci defa aynı şey olacak diye denemeye korktuğumuz çin SF gelip yakamıza yapışmadı mı? Lütfen denemekten korkmayın. Edison bile ampülü binlerce kez denedikten sonra bulmuş ama geriye baktığında ampülün icadı olmayan bir çok yol buldum diyebilmiş.
Deneye deneye buraya kadar geldim işte. Şimdi geriye baktığımda mutluyum. Çünkü daha önce sahip olduğum en kötü iki alışkanlığı geride bırakmışım.
Birincisi: Korkularıma sırtımı dönüp kaçıyormuşum eskiden. Onlar da çığ gibi büyüyerek arkamdan gümbür gümbür geliyormuş. Artık ben yüzümü hatalarıma döndüm ve onların üzerine doğru gümbür gümbür yürüyorum! Şimdi onlar kaçıyorlar!
İkincisi: Eskiden bir şeyde bir kere hata yaptığımda artık o işten elimi ayağımı çekiyordum çünkü zihnimde artık o işle ilgili tüm girişimlerim başarısızlıkla sonuçlanacaktı. Buna ciddi bir şekilde inanmıştım. Zor oldu ama bu inancımı değiştirdim. Bir kere hata yapmış olmak ikincisi için hata garantisi değildir asla. İkincisinde de mi hata yaptınız? O halde üçüncüsü için de bir hata garantisi yoktur. Bu böyle gider. Elbet başarıya giden yolu bulurunuz çünkü elbet başarısızlığa giden yolları tükenir. Denemekten yılmayın yeter!
Şimdilik bu kadar. Umarım birilerine yardımcı olabilirim.
Hoşçakalın!
Ne zamandır uğramıyordum buraya ama buranın bana olan yardımını unutmuş, sizleri unutmuş değilim. Son zamanlarda SF'im iyileşme bakımından daha iyiye gidiyordu sonra pek mesaj yazmadım buraya... Şimdi nasılım diye merak edenler varsa söyleyeyim.
Ben de bir SF'liydim. Topluluk önünde konuşurken domates gibi kızaran, kalp hızı tavana vuran, elleri buz kesen, buna ek olarak toplum içinde asla bir içecek içemeyen, içmek için bardağa uzanırken kalbi küt küt atan, bardağı dudaklarına götürmek istediğinde elleri zangır zangır titreyen bir SF'liydim ben...
Şimdi topluluk önünde kendi yüz rengi ile konuşabilen. Kalp hızı normalden biraz daha hızlı olan ama konuştukça sakinleşebilen, artık toplumda içecek içerken elleri titremeyen biriyim.
Ve artık bir akademisyenim. Bir sürü öğrencim var ve ben konuşurken tüm dikkatleri üzerimde beni dinliyorlar. Kocaman yemekhanede onlarla birlikte yemek yiyor ve bir şeyler içiyorum. SF'liyken hayal gibi gelen şeyler bunlar. SF'liyken içimize işleyen korkular! Ama ben SF'den birçok şey öğrendim. En önemlilerinden birisi de şu oldu: Korkular, onlarla yüzleşmedikçe geçmiyor!
Peki neler yaptım SF'i yenme sürecinde...
1. Öncelikle sonuca ulaşana kadar SF'le savaşmaya kararımı verdim ve buna gerçekten inandım. En önemli felsefem, az önce de dediğim gibi "Korkular, onlarla yüzleşmedikçe geçmez" oldu!
2. İnternette konuyla ilgili yaptığım araştırmalarda ve bu forumda gördüğüm kaynaklarda Subliminal Mesajların etkili olabileceğini gördüm. Kaybedecek bir şeyim yok diyerek kendimde bir Subliminal Mesajı uyguladım. Uyguladığım NLP Weekly websitesinin bir subliminaliydi ve başlığı "Overcome Your Shyness and Social Anxiety" idi. 21 gün boyunca her gün sadece 20 dk. o mesajı dinledim ve yanlış anımsamıyorsam daha 4. günde kendimi bir kafede çay ısmarlarken bulmuştum. Bir güven gelmişti bir anda. O dönemde neler yaşadığımı bu forumun bölümlerine ayrıntılı olarak yazmıştım. Bu arada site ingilizce oldugu için subliminal mesaj içeriği de ingilizce. Dolayısıyla ingilizce bilmek gerekli.
3. Sonrasında subliminal mesajla güzel gelişmeler kaydedince bu güzel gelişmelerin gerilememesi için çok çaba sarf ettim. En ufak bir gerileme çok hızlı bir hal alabilirdi ve en başa dönebilirdim. O yüzden kendi kendime ciddi ciddi söz verdim. "Her fırsatı değerlendireceksin ve bunlardan birinde heyecanlansan da, ellerin tirtese de, kızarıp bozarsan da bu bir sonraki denemende aynı şeyler olacak anlamına gelmiyor" diye! Gerçekten öyle arkadaşlar. Bu yüzden SF'e sahip olmadık mı zaten? Bir hatamızda ikinci defa aynı şey olacak diye denemeye korktuğumuz çin SF gelip yakamıza yapışmadı mı? Lütfen denemekten korkmayın. Edison bile ampülü binlerce kez denedikten sonra bulmuş ama geriye baktığında ampülün icadı olmayan bir çok yol buldum diyebilmiş.
Deneye deneye buraya kadar geldim işte. Şimdi geriye baktığımda mutluyum. Çünkü daha önce sahip olduğum en kötü iki alışkanlığı geride bırakmışım.
Birincisi: Korkularıma sırtımı dönüp kaçıyormuşum eskiden. Onlar da çığ gibi büyüyerek arkamdan gümbür gümbür geliyormuş. Artık ben yüzümü hatalarıma döndüm ve onların üzerine doğru gümbür gümbür yürüyorum! Şimdi onlar kaçıyorlar!
İkincisi: Eskiden bir şeyde bir kere hata yaptığımda artık o işten elimi ayağımı çekiyordum çünkü zihnimde artık o işle ilgili tüm girişimlerim başarısızlıkla sonuçlanacaktı. Buna ciddi bir şekilde inanmıştım. Zor oldu ama bu inancımı değiştirdim. Bir kere hata yapmış olmak ikincisi için hata garantisi değildir asla. İkincisinde de mi hata yaptınız? O halde üçüncüsü için de bir hata garantisi yoktur. Bu böyle gider. Elbet başarıya giden yolu bulurunuz çünkü elbet başarısızlığa giden yolları tükenir. Denemekten yılmayın yeter!
Şimdilik bu kadar. Umarım birilerine yardımcı olabilirim.
Hoşçakalın!
Gerçekten çok yardımcı oldun perfectionist.Bilemezsin benim için bu yazının önemini.Çok değişik hoş bir işaret oldu bu benim için.Daha dün seni hatırladım.Çok sevdiğim biri de seninkine benzer sorunlar yaşıyor ve buna çok üzülüyorum.Buna üzülürken aniden sen geldin aklıma perfectionist.Onun böyle sorunları vardı acaba ne yaptı?,iyileşti mi?,neden girmiyor foruma acaba diye düşünmüştüm.Dediğim gibi bu yazın gerçekten tahmininden çok daha fazla moral verdi bana.Umarım burdaki herkes birgün buna benzer şeyler yazar buraya dönüp...
Suya yazı yazmak gibi birşey zaman ve tutamazsın ömür bir nehir gibi akıp gider avuçlarından...
Naribeyza
Naribeyza
-
- Mesajlar: 142
- Kayıt: 29 Eyl 2005, 16:35
Teşekkür ederim arkadaşlar. Hatırlanıyor olmak bile güzel. Ama beni SF'i yenen kız olarak hatırlayın lütfen!
Yazılarımı motive edici bulmanız da bana o kadar çok neşe veriyor ki anlatamam. Doğuştan gelen bir yetenek sanırım insanları çok kolay gaza getiriyorum Boş şeyler söyleyip boş umutlar vererek değil ama asla yanlış anlaşılmasın... Biraz Bayan Mantık'lık olduğu için bende insanların gözünün önüne mantıklı şeyler sununca ikna oluyorlar genellikle ve motive oluyorlar...
SF de böyle ya zaten. Mantıksız şeylere inandığımız için yakamızdan düşmüyor. Olayın mantıklı tarafını görmeyi öğrenince yavaş yavaş düğümler çözülüyor.
Elimden geldiğince ve vakit buldukça sizleri pozitif yönde motive etmeye çalışacağım. Motivasyonunu kaybedeniniz olursa da bana özel mesaj gönderip ne var ne yoksa döksün içini elimden geldiğinin tümünü kullanarak tüm kalbimle yardımcı olmaya çalışırım.
Sizleri seviyorum gerçekten Çok şey paylaştık! Ailemin bilmediklerini sizler biliyorsunuz, ne ilginç değil mi
Hoşçakalın, görüşmek üzere!
Yazılarımı motive edici bulmanız da bana o kadar çok neşe veriyor ki anlatamam. Doğuştan gelen bir yetenek sanırım insanları çok kolay gaza getiriyorum Boş şeyler söyleyip boş umutlar vererek değil ama asla yanlış anlaşılmasın... Biraz Bayan Mantık'lık olduğu için bende insanların gözünün önüne mantıklı şeyler sununca ikna oluyorlar genellikle ve motive oluyorlar...
SF de böyle ya zaten. Mantıksız şeylere inandığımız için yakamızdan düşmüyor. Olayın mantıklı tarafını görmeyi öğrenince yavaş yavaş düğümler çözülüyor.
Elimden geldiğince ve vakit buldukça sizleri pozitif yönde motive etmeye çalışacağım. Motivasyonunu kaybedeniniz olursa da bana özel mesaj gönderip ne var ne yoksa döksün içini elimden geldiğinin tümünü kullanarak tüm kalbimle yardımcı olmaya çalışırım.
Sizleri seviyorum gerçekten Çok şey paylaştık! Ailemin bilmediklerini sizler biliyorsunuz, ne ilginç değil mi
Hoşçakalın, görüşmek üzere!
tebrikler perfect..hatırlıyorum ben de seni diğer arkadaşlar gibi..
sf yi yenmen ne güzel birşey..hala elleri buz gibi olan,olur olmaz yerlerde domates gibi kızaran,geçti sandığım şeylerde hep başa dönen biri olarak söylüyorum ki: bize dua et e mi,sf yi yenenin duası kabul olur
işin şakası bir yana,insanın morali çok bozuluyor,hani bitmiştin sen nerden çıktın genee durumları..off
sf yi yenmen ne güzel birşey..hala elleri buz gibi olan,olur olmaz yerlerde domates gibi kızaran,geçti sandığım şeylerde hep başa dönen biri olarak söylüyorum ki: bize dua et e mi,sf yi yenenin duası kabul olur
işin şakası bir yana,insanın morali çok bozuluyor,hani bitmiştin sen nerden çıktın genee durumları..off
-
- Mesajlar: 175
- Kayıt: 30 Ağu 2007, 17:27
Tebrik ederim perfectionist , çok sevindim sf'yi yendim diyebilmene ve muhtemelen hayata daha umut dolu, mutlu ve huzurlu bir şekilde bakıyor olmana, ne diyeyim darısı başımıza inş...,
gerçekten her zaman ki gibi süper bir yazı yazmışsın, zaten her zaman takip ediyordum senin yazılarını gerçekten güzel ve anlamlı, açıklayıcı ve bi o kadarda düzenli yazıyorsun, inanır mısın zaman oldu bu foumdaki sırf senin yazılarını okumak için senin adına forumu arattırdğımı bilirim, sf'yi yenmiş olsanda bizi bırakma, yazınlarınla aydınlatmaya devam et lütfen bizi
gerçekten her zaman ki gibi süper bir yazı yazmışsın, zaten her zaman takip ediyordum senin yazılarını gerçekten güzel ve anlamlı, açıklayıcı ve bi o kadarda düzenli yazıyorsun, inanır mısın zaman oldu bu foumdaki sırf senin yazılarını okumak için senin adına forumu arattırdğımı bilirim, sf'yi yenmiş olsanda bizi bırakma, yazınlarınla aydınlatmaya devam et lütfen bizi
Your future is whatever you make it!!!
-
- Mesajlar: 2747
- Kayıt: 24 Nis 2007, 16:49